Turkish - English
Turkish - English
German - English
French - English
Spanish - English
English Synonyms
Turkish - English Sentences
Synonyms
Sentences
Tools
Resources
About Us
Contact
Login / Register
Turn off the lights
Türkçe
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyms
Tools
Resources
About Us
Contact
Login / Register
EN-TR
Turkish - English
German - English
Spanish - English
French - English
English Synonyms
Turkish - English Sentences
Turkish - English
French - English
Spanish - English
German - English
Hide
Details
Clear
History :
open up a lead
vesaik karşılığı tahsil
karşıdaki
History
Sentences
Meanings of
"karşıdaki"
in English Turkish Dictionary : 1 result(s)
Category
Turkish
English
General
1
General
karşıdaki
opposite
adj.
Meanings of
"karşıdaki"
with other terms in English Turkish Dictionary : 24 result(s)
Category
Turkish
English
General
1
General
karşıdaki komşu
opposite neighbour
n.
2
General
karşıdaki komşu
opposite neighbor
n.
3
General
karşıdaki komşu
neighbor across
n.
4
General
iki kişinin de çok istediği halde yapamadığı bir şeyi belki karşıdaki kişi teklif eder diye birbirleriyle bakışması
mamihlapinatapei
n.
5
General
iki kişinin de çok istediği halde yapamadığı bir şeyi belki karşıdaki kişi teklif eder diye birbirleriyle bakışması
mamihlapinatapai
n.
6
General
tam karşıdaki çeyrek
right-about (to)
n.
7
General
kendisini karşıdaki insanın yerine koyarak
empathically
adv.
Colloquial
8
Colloquial
karşıdaki kişinin kendi başına düşünmesine izin vermeden bilgi vermek/cevabı söylemek
spoon-feed (information)
v.
9
Colloquial
internet dilinde karşıdaki kişinin güldüğünü belirten kısaltma
bfg (big fat grin)
expr.
10
Colloquial
internet dilinde karşıdaki kişinin güldüğünü belirten kısaltma
big fat grin
expr.
11
Colloquial
internet dilinde karşıdaki kişinin güldüğünü belirten ifade
big fat grin
expr.
12
Colloquial
internet üzerinden yapılan sohbetlerde karşıdaki kişinin yaşı, cinsiyeti ve bulunduğu yeri öğrenmek için sorulan kısa soru
asf (age, sex, from)
expr.
13
Colloquial
internet dilinde/yazılı iletişimde karşıdaki kişinin güldüğünü belirten kısaltma
bg (big grin)
expr.
Idioms
14
Idioms
karşıdaki kişinin sinirli olduğunun göstergesi
shoot no wonder
n.
15
Idioms
karşıdaki istemediği halde cinsel ilişkiye girmeye meyilli olmak
have roman hands and russian fingers
v.
16
Idioms
karşıdaki istemediği halde cinsel ilişkiye girmeye meyilli olma
roman hands and russian fingers (roaming hands and rushing fingers)
expr.
Speaking
17
Speaking
(karşıdaki kişiye) kalbime inecekti
you almost gave me a heart attack
expr.
Computer
18
Computer
çevrimiçi sohbet odalarında karşıdaki kişinin yaşını, cinsiyetini ve bulunduğu yeri öğrenmek için yöneltilen soru
age, sex, from
expr.
19
Computer
çevrimiçi sohbet odalarında karşıdaki kişinin yaşını, cinsiyetini ve bulunduğu yeri öğrenmek için yöneltilen soru
age, sex, from
expr.
Psychology
20
Psychology
karşıdaki insana çeşitli oyunlar oynayarak zamanla kendisinden şüphe etmesini sağlamasına yönelik olan bir psikolojik işkence/manipülasyon yöntemi
gaslighting
n.
Basketball
21
Basketball
dripling esnasında aniden 360 derecelik dönüş yaparak karşıdaki savunmacıyı ekarte etmek
spin move
v.
22
Basketball
dripling esnasında aniden 360 derecelik dönüş yaparak karşıdaki savunmacıyı ekarte etmek
reverse
v.
Card
23
Card
(karşıdaki oyuncunun) kartlarını görmek istemek
call
v.
Modern Slang
24
Modern Slang
karşıdaki insana çeşitli oyunlar oynayarak zamanla kendisinden şüphe etmesini sağlamasına yönelik olan bir psikolojik işkence/manipülasyon yöntemi
ambient abuse
n.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of karşıdaki
×
Term Options
Correct / Suggest
French English Dictionary
Spanish English Dictionary
German English Dictionary
English Synonyms Dictionary
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy