Turkish - English
Turkish - English
German - English
French - English
Spanish - English
English Synonyms
Turkish - English Sentences
Synonyms
Sentences
Tools
Resources
About Us
Contact
Login / Register
Turn off the lights
Türkçe
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyms
Tools
Resources
About Us
Contact
Login / Register
EN-TR
Turkish - English
German - English
Spanish - English
French - English
English Synonyms
Turkish - English Sentences
Turkish - English
French - English
Spanish - English
German - English
Hide
Details
Clear
History :
verpackungsmaschine für metallische verpackungen
derin düşünce
hacer entrenamiento
kan gibi
History
Sentences
Meanings of
"kan gibi"
in English Turkish Dictionary : 3 result(s)
Category
Turkish
English
General
1
General
kan gibi
bloody
adj.
Medical
2
Medical
kan gibi
haematoid
adj.
3
Medical
kan gibi
haemoid
adj.
Meanings of
"kan gibi"
with other terms in English Turkish Dictionary : 25 result(s)
Category
Turkish
English
General
1
General
insanları intikama teşvik eden kan lekeli tişört gibi güçlü sembol
bloody shirt
n.
2
General
yalnızca birkaç yüz mikrometrelik çapı bulunan ve kan gibi sıvılarda süspansiyon halinde tutulabilen çok küçük kabarcık
microbubble
n.
3
General
kan çanağı gibi (göz)
bloodshot
adj.
4
General
kan gibi kırmızı
sanguine
adj.
5
General
kan gibi kırmızı
blood-red
adj.
6
General
kan gibi kırmızı
blood red
adj.
7
General
kan gibi kırmızı
sanguinaceous
adj.
Idioms
8
Idioms
taştan kan çıkarmak gibi bir şey
blood out of a stone
expr.
9
Idioms
taştan kan çıkarmak gibi
like getting blood out of a stone
expr.
Law
10
Law
süt akrabalığı gibi kan veya evlilik gibi bir bağ içermeyen akrabalık
fictive kinship
n.
Medical
11
Medical
kan, saç ve tükürük gibi hastaya ait bir işaret kullanarak kişiye özel geliştirilen bir tedavi yöntemi
radionics
n.
12
Medical
şelat yoluyla kurşun ya da cıva gibi bir ağır metali kan dolaşımından çıkarma
chelation therapy
n.
13
Medical
(ilaç gibi) kan basıncını düşüren madde
depressor
n.
14
Medical
etilen diamino tetraasetik asit gibi bir şelat yoluyla kan dolaşımından kurşun ya da cıva gibi bir ağır metali çıkarmak
chelate
v.
Physiology
15
Physiology
kan gibi vücut sıvılarının vücut boşluğuna veya dokusuna birikmesi
effusion
n.
16
Physiology
kan gibi sıvılardaki hematin veya hemoglobin miktarının ölçümüyle ilgili
hematinometric
adj.
Pathology
17
Pathology
(kanama gibi nedenlerden sonra) kan hacminde azalma
oligaemia
n.
Pharmaceutics
18
Pharmaceutics
hidroklorotiazit gibi idrar söktürücüleri içeren ve kan basıncını düşüren bir ilaç markası
maxzide®
n.
Biology
19
Biology
orta derinin bağ doku, kıkırdak, lenf, kan gibi yapılara dönüşen bölümü
mesenchyme
n.
20
Biology
kan hücrelerinin heteroliz gibi enzimlerle yıkıma uğraması
heterolysis
n.
Biochemistry
21
Biochemistry
memelilerde anjiyogenez ve kan pıhtılaşması gibi birçok biyolojik süreci düzenleyen bir glikozaminoglikan
heparan sulfate
n.
22
Biochemistry
memelilerde anjiyogenez ve kan pıhtılaşması gibi birçok biyolojik süreci düzenleyip hücre yüzeylerinde ve bazal zarlarda bulunan bir glikozaminoglikan
heparitin sulfate
n.
Agriculture
23
Agriculture
yem veya gübre olarak kullanılmak üzere kan kurdu, toprak solucanı gibi canlılar yetiştirme
vermiculture
n.
Breeding
24
Breeding
kesim sırasında akan kan için tavuk gibi kuşların çenesine takılan metal kap
blood cup
n.
Abbreviation
25
Abbreviation
hastanın alt bedenine baskı uygulayarak kan kaybını yavaşlatan ve turnike gibi ilk şoku önleyen şişme bir pantolon
mast (military antishock trousers)
abrev.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of kan gibi
×
Term Options
Correct / Suggest
French English Dictionary
Spanish English Dictionary
German English Dictionary
English Synonyms Dictionary
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy