kılçıklı - Turkish English Dictionary

kılçıklı

Meanings of "kılçıklı" in English Turkish Dictionary : 6 result(s)

Turkish English
Common Usage
kılçıklı bony adj.
I don't like bony fish.
Kılçıklı balıkları sevmem.

More Sentences
kılçıklı boned adj.
General
kılçıklı stringy adj.
kılçıklı spined adj.
kılçıklı spiny adj.
kılçıklı bearded adj.

Meanings of "kılçıklı" with other terms in English Turkish Dictionary : 16 result(s)

Turkish English
General
iğneli, kılçıklı anlamı veren ön ek centr- pref.
Marine Biology
üç eşit kılçıklı sünger spikülü tripod n.
solungaçların yapısını destekleyen kılçıklı iskelet brachiocranium n.
kılçıklı parlak balıkların bulunduğu bir grup euganoidei n.
(bazı vatozların sırtı ve kuyruğunda bulunan) kılçıklı omurga ichthyodorulite n.
Botanic
batı abd'de yetişen ince kılçıklı bir ot needle grass (stipa comata) n.
stipa cinsine ait ince kılçıklı çeşitli çimlere verilen ad needlegrass n.
nassella ve stipa cinsi kılçıklı ot feather grass n.
nassella ve stipa cinsi kılçıklı ot spear grass n.
batı abd'de yetişen ince kılçıklı bir ot silk grass n.
kuzey amerika'ya özgü, uzun kılçıklı kavuzları bulunan bir çim freshwater cordgrass n.
kuzey amerika'ya özgü, uzun kılçıklı kavuzları bulunan bir çim slough grass n.
kuzey amerika'ya özgü, uzun kılçıklı kavuzları bulunan bir çim spartina pectinmata n.
kuzey amerika'ya özgü, uzun kılçıklı kavuzları bulunan bir çim prairie cordgrass n.
ince kılçıklı bir çim stipa setigera n.
kılçıklı (tahıl, çim) awny adj.