English | Turkish | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | infinitesimal adj. | çok küçük | ||
Consumers would find it incomprehensible that even an infinitesimal quantity of prohibited GMOs could be tolerated. Tüketiciler, yasaklanan GDO'ların çok küçük bir miktarının bile tolere edilmesini anlaşılmaz bulacaktır. More Sentences |
||||
General | infinitesimal n. | sonsuz küçük değer | ||
General | infinitesimal adj. | parçalara ayrılamayan | ||
General | infinitesimal adj. | son derece küçük | ||
General | infinitesimal adj. | ölçülemeyecek kadar küçük | ||
Technical | ||||
Technical | infinitesimal n. | sonsuz küçük | ||
Computer | ||||
Computer | infinitesimal n. | sonsuz küçük | ||
Food Engineering | ||||
Food Engineering | infinitesimal n. | sonsuz küçük | ||
Math | ||||
Math | infinitesimal n. | sonsuzküçük | ||
Math | infinitesimal n. | (isteğe bağlı olarak) sıfıra yaklaştırılabilen fonksiyon | ||
Math | infinitesimal adj. | bölünemeyecek kadar küçük | ||
Math | infinitesimal adj. | infinitezimal | ||
Math | infinitesimal adj. | ölçülemeyecek kadar küçük | ||
Math | infinitesimal adj. | sıfıra yaklaştırılabilen |
English | Turkish | |
---|---|---|
Technical | ||
Technical | infinitesimal quantity n. | sonsuz küçük miktar |
Math | ||
Math | infinitesimal small n. | sonsuz küçük |
Math | infinitesimal calculus n. | sonsuz küçükler hesabı |
Math | infinitesimal increment n. | diferansiyel kalkülüste sonsuz küçüklükte değişim |