immense - Turkish English Dictionary

immense

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Meanings of "immense" in Turkish English Dictionary : 16 result(s)

English Turkish
General
immense adj. engin
Sailors spend weeks or months in the immense ocean.
Denizciler engin okyanusta haftalar ya da aylar harcarlar.

More Sentences
immense adj. uçsuz bucaksız
Sailors spend weeks or months in the immense ocean.
Denizciler uçsuz bucaksız okyanusta haftalar ya da aylar geçirirler.

More Sentences
immense adj. çok büyük
Public interest in food safety is immense, as we know.
Bildiğimiz gibi gıda güvenliğine yönelik kamuoyu ilgisi çok büyük.

More Sentences
immense adj. muazzam
But we were not aware of the immense irresponsibility of the occupiers.
Ancak işgalcilerin muazzam sorumsuzluğunun farkında değildik.

More Sentences
immense adj. büyük
She inherited an immense fortune after her father's death.
Babasının ölümünden sonra ona büyük bir servet miras kaldı.

More Sentences
immense n. sınırsızlık
immense n. uçsuz bucaksız olma
immense adj. sonu olmayan
immense adj. mükemmel
immense adj. harika
immense adj. hudutsuz
immense adj. kocaman
immense adj. çok geniş
Technical
immense adj. kocaman
immense adj. ucu bucağı olmayan
Medical
immense adj. immans

Meanings of "immense" with other terms in English Turkish Dictionary : 2 result(s)

English Turkish
Phrases
an immense amount of money expr. çok büyük miktarda para
Psychology
immense anxiety n. yoğun anksiyete