English | Turkish | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | go away v. | çekip gitmek | ||
Why don't you just go away and leave me alone? Neden çekip gitmiyorsun ve beni yalnız bırakmıyorsun? More Sentences |
||||
General | go away v. | defolup gitmek | ||
I just want him to go away. Ben sadece onun defolup gitmesini istiyorum. More Sentences |
||||
General | go away v. | ayrılmak | ||
I have noted many important and insightful observations that I will take with me when I go away from here today. Bugün buradan ayrılırken yanımda götüreceğim pek çok önemli ve aydınlatıcı gözlemi not ettim. More Sentences |
||||
General | go away v. | basıp gitmek | ||
Tom wanted Mary to go away. Tom Mary'nin basıp gitmesini istedi. More Sentences |
||||
General | go away v. | uzaklaşmak | ||
Please go away and stop annoying me. Lütfen buradan uzaklaş ve canımı sıkmayı bırak. More Sentences |
||||
General | go away v. | gitmek | ||
That pain never went away. O acı hiç gitmedi. More Sentences |
||||
General | go away v. | yaylanmak | ||
Tom wanted Mary to go away. Tom Mary'nin yaylanmasını istedi. More Sentences |
||||
Phrasals | ||||
Phrasals | go away v. | ayrılmak | ||
I have noted many important and insightful observations that I will take with me when I go away from here today. Bugün buradan ayrılırken yanımda götüreceğim pek çok önemli ve aydınlatıcı gözlemi not ettim. More Sentences |
||||
Phrasals | go away v. | uzaklara gitmek | ||
Tom and Mary went away for the weekend. Tom ve Mary hafta sonu için uzaklara gitti. More Sentences |
||||
Phrasals | go away v. | uzaklaşmak | ||
Please go away and stop annoying me. Lütfen buradan uzaklaş ve canımı sıkmayı bırak. More Sentences |
||||
Phrasals | go away v. | (açıklama yapmadan) ortadan kaybolmak | ||
Reality doesn't go away just because you stop believing in it. Gerçeklik, sırf siz ona inanmayı bıraktığınız için ortadan kaybolmaz. More Sentences |
||||
General | ||||
General | go away v. | defolmak | ||
Phrasals | ||||
Phrasals | go away v. | terk etmek | ||
Phrasals | go away v. | görünmez olmak | ||
Phrasals | go away v. | fark edilemez hale gelmek | ||
Phrasals | go away v. | tatile çıkmak | ||
Phrasals | go away v. | seyahate çıkmak | ||
Idioms | ||||
Idioms | go away v. | (bir yeri) terk etmek | ||
Speaking | ||||
Speaking | go away expr. | çık git | ||
Slang | ||||
Slang | go away expr. | hadi yoluna | ||