English | Turkish | |||
---|---|---|---|---|
Phrasals | ||||
Phrasals | glance down v. | aşağıya bakmak | ||
Tom glanced down. Tom aşağıya baktı. More Sentences |
||||
Phrasals | glance down v. | aşağıdaki bir şeye bakmak | ||
Phrasals | glance down v. | hızla okumak | ||
Phrasals | glance down v. | göz gezdirerek okumak | ||
Phrasals | glance down v. | utanmak | ||
Phrasals | glance down v. | utanarak başını eğmek | ||
Phrasals | glance down v. | utanarak/utancından yere bakmak | ||
Phrasals | glance down v. | utanarak başını yere/önüne eğmek | ||
Phrasals | glance down v. | utancından başını/bakışlarını yerden kaldırmamak |
English | Turkish | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | glance down (at something) v. | aşağıdaki (bir şeye) bakmak |
Phrasals | glance down (at something) v. | başını eğip (bir şeye) bakmak |
Phrasals | glance down at (someone or something) v. | aşağıdaki (birine/bir şeye) bakmak |
Phrasals | glance down at (someone or something) v. | başını eğip (birine/bir şeye) bakmak |