| English | Turkish | |||
|---|---|---|---|---|
| General | ||||
| General | drown out v. | bastırmak | ||
|
The orchestra is drowning out the singer's voice. Orkestra şarkıcının sesini bastırıyor. More Sentences |
||||
| General | drown out v. | bir sesi daha yüksek bir sesle bastırmak | ||
| Phrasals | ||||
| Phrasals | drown out v. | birini evinden çıkarmak | ||
| Phrasals | drown out v. | birini evinden etmek | ||
| Phrasals | drown out v. | birini evsiz bırakmak | ||
| Phrasals | drown out v. | birini sokakta bırakmak | ||
| English | Turkish | |
|---|---|---|
| Phrasals | ||
| Phrasals | drown something out v. | bir sesi daha yüksek bir sesle bastırmak |
| Phrasals | drown something out v. | (sesi/konuşmayı) bastırmak |
| Phrasals | drown someone (or an animal) out v. | birini/bir hayvanı alıp sürüklemek |
| Phrasals | drown someone (or an animal) out v. | birini/bir hayvanı sürükleyip götürmek |
| Phrasals | drown someone (or an animal) out v. | birini/bir hayvanı sel almak |
| Phrasals | drown someone (or an animal) out v. | birini/bir hayvanı önüne katıp götürmek/sürüklemek |
| Phrasals | drown someone or something out v. | birinin/bir şeyin sesini bastırmak |
