buraya

Meanings of "buraya" in English Turkish Dictionary : 16 result(s)

	Category	Turkish	English
General
1	General	buraya	this place adv.
You are banned from entering this place. Buraya girmeniz yasak. More Sentences
2	General	buraya	hither adv.
Come hither and join us at the table. Buraya gel ve masada bize katıl. More Sentences
3	General	buraya	over here adv.
You guys want to see a real star, look over here. Gerçek bir yıldız görmek istiyorsanız, buraya bakın. More Sentences
4	General	buraya	along adv.
Everybody interested in the issue should come along and listen to people outlining what they want. Konuyla ilgilenen herkes buraya gelmeli ve ne istediklerini özetleyen insanları dinlemelidir. More Sentences
Common Usage
5	Common Usage	buraya	here adv.
General
6	General	buraya	along with adv.
7	General	buraya	here adv.
8	General	buraya	hereinto adv.
9	General	buraya	hereon adv.
10	General	buraya	in this place adv.
11	General	buraya	herein adv.
12	General	buraya	hitherward adv.
13	General	buraya	hr. (here) abrev.
Technical
14	Technical	buraya	here interj.
Archaic
15	Archaic	buraya	hereto adv.
16	Archaic	buraya	hetherward adv.

Meanings of "buraya" with other terms in English Turkish Dictionary : 265 result(s)

	Category	Turkish	English
General
1	General	tam buraya	right here adv.
Could you just sign right here, please? Tam buraya imza atar mısın, lütfen? More Sentences
Phrasals
2	Phrasals	oraya buraya koşuşturmak	run around v.
Don't run around in the room. Odanın içinde oraya buraya koşup durma. More Sentences
Phrases
3	Phrases	buraya uzak	far from here expr.
Tom's house isn't far from here. Tom'un evi buraya uzak değil. More Sentences
Colloquial
4	Colloquial	[... da] buraya kadar(mış)	so much for expr.
So much for our failure to prevent conflict in this country! Bu ülkede çatışmaları önlemedeki başarısızlığımız buraya kadarmış! More Sentences
Speaking
5	Speaking	gel buraya	come here n.
Come here doggie. Gel buraya köpekçik. More Sentences
6	Speaking	buraya bak	look here interj.
Can you look here please? Buraya bakabilir misin lütfen? More Sentences
7	Speaking	buraya geri gel	come back here interj.
Come back here, you little brat! Buraya geri gel, seni küçük velet! More Sentences
8	Speaking	buraya gel	come here interj.
Seven, come here with that flash drive. O flaş bellekle buraya gel. More Sentences
9	Speaking	buraya gel	come over here interj.
Now, come over here. Şimdi, buraya gel. More Sentences
10	Speaking	buraya gelme	don't come here expr.
Don't come here. Buraya gelme. More Sentences
Computer
11	Computer	buraya tıklayın	click here expr.
Click here to check out their entire ice cream trail. Tüm dondurma çeşitlerine göz atmak için buraya tıklayın. More Sentences
General
12	General	oraya buraya çekiştiren kimse	touser n.
13	General	oraya buraya çekiştiren kimse	towser n.
14	General	oraya buraya gidip gelmek	get about v.
15	General	oraya buraya saçılmak/akmak	flow to and fro v.
16	General	oraya buraya rastgele koşturmak	hither–and–thither v.
17	General	oraya buraya atlamak	tittup v.
18	General	oraya buraya atlamak	titup v.
19	General	oraya buraya bulaşmak	overstraw v.
20	General	oraya buraya bulaşmak	overstrew v.
21	General	oraya buraya bulaşmak	overstrow v.
22	General	oraya buraya koşturmak	fissle [scotland] v.
23	General	oraya buraya atlayan	tittupy adj.
24	General	buraya kadar	hither adv.
25	General	oraya buraya	hither and yon adv.
26	General	oraya buraya	hither and thither adv.
27	General	şuraya buraya	to and fro adv.
28	General	şuraya buraya	about adv.
29	General	buraya doğru	towards this place adv.
30	General	buraya kadar	thus far adv.
31	General	oraya buraya	about adv.
32	General	şuraya buraya	hither and thither adv.
33	General	şuraya buraya	hither and yon adv.
34	General	buraya (..) metre mesafede	at a distance of (..) metres from here adv.
35	General	oraya buraya	at random adv.
36	General	oraya buraya	around adv.
37	General	buraya dikkat	here adv.
38	General	şuraya buraya	here and there adv.
39	General	oraya buraya	here and there adv.
40	General	buraya kadar	hither [obsolete] adv.
41	General	buraya kadar	hitherward adv.
42	General	oraya buraya giderek	on the road adv.
43	General	oraya buraya giden	on tour adv.
44	General	buraya bak!	sithee [dialect] interj.
45	General	buraya kadar	that is that expr.
Phrasals
46	Phrasals	oraya buraya gitmek	go about v.
47	Phrasals	oraya buraya atmak	fling (someone or something) around v.
48	Phrasals	oraya buraya atmak	fling someone or something around v.
49	Phrasals	oraya buraya fırlatmak	fling (someone or something) around v.
50	Phrasals	oraya buraya fırlatmak	fling someone or something around v.
51	Phrasals	oraya buraya saçmak	fling (someone or something) around v.
52	Phrasals	oraya buraya saçmak	fling someone or something around v.
53	Phrasals	oraya buraya taşımak	carry around v.
54	Phrasals	oraya buraya yaymak	fling (someone or something) around v.
55	Phrasals	oraya buraya yaymak	fling someone or something around v.
56	Phrasals	oraya buraya çarparak yürümek/dolaşmak	bumble along v.
57	Phrasals	oraya buraya çarparak yürümek/dolaşmak	bumble through v.
58	Phrasals	oraya buraya koşturmak	run around v.
59	Phrasals	bir oraya bir buraya gitmek	bomb around v.
60	Phrasals	bir oraya bir buraya zıplamak	dash across v.
61	Phrasals	bir yerde bir oraya bir buraya gidip gelmek	dash across something v.
62	Phrasals	oraya buraya atmak	fling around v.
63	Phrasals	oraya buraya fırlatmak	fling around v.
64	Phrasals	oraya buraya saçmak	fling around v.
65	Phrasals	oraya buraya yaymak	fling around v.
Phrases
66	Phrases	buraya kim bakıyor?	who calls the shots here? expr.
67	Phrases	buraya bakan yok mu?	who calls the shots here? expr.
68	Phrases	buraya gel. alalım seni artık. görelim seni artık	let's be having you expr.
69	Phrases	çabuk buraya gel	let's be having you expr.
70	Phrases	ödemeyi buraya yapın	pay here expr.
Proverb
71	Proverb	buraya giren tüm umutlarını kapıda bıraksın	abandon hope all ye who enter here
Colloquial
72	Colloquial	buraya bir tane daha sedye	one more stretcher over here expr.
73	Colloquial	oradan buraya	from pillar to post expr.
74	Colloquial	oraya buraya	hither and yon expr.
75	Colloquial	oraya buraya	hither and thither expr.
76	Colloquial	sizi buraya hangi rüzgar attı?	what good wind brings you here? expr.
77	Colloquial	tüm yollar buraya çıkıyor	all roads lead here expr.
78	Colloquial	buraya sık gelir misin? (cinsel/romantik anlamda hoşlanılan kimseyle muhabbete girmek için sorulan soru)	(do) (you) come here often? [cliché] expr.
79	Colloquial	gitmek istediğin/istediğiniz yer buraya çok uzak	you can’t get there from here expr.
80	Colloquial	oraya buraya	hither and thither/yon expr.
81	Colloquial	(biri/bir şey) buraya kadarmış	so much for (someone or something) expr.
82	Colloquial	oraya buraya	thither and yon expr.
83	Colloquial	pardon, buraya bakar mısın/bakar mısınız?	beg pardon exclam.
84	Colloquial	pardon, dikkatinizi buraya verebilir misiniz/dikkatini buraya verebilir misin?	beg pardon exclam.
85	Colloquial	hemen/derhal buraya gel!	get your tail here fast! exclam.
86	Colloquial	derhal kıçını kaldırıp buraya gel!	get your tail here fast! exclam.
87	Colloquial	çabuk/hızlıca buraya gel!	get your tail here fast! exclam.
88	Colloquial	hemen/derhal buraya gel!	get your tail here immediately! exclam.
89	Colloquial	derhal kıçını kaldırıp buraya gel!	get your tail here immediately! exclam.
90	Colloquial	çabuk/hızlıca buraya gel!	get your tail here immediately! exclam.
91	Colloquial	hemen/derhal buraya gel!	get your tail here now! exclam.
92	Colloquial	derhal kıçını kaldırıp buraya gel!	get your tail here now! exclam.
93	Colloquial	çabuk/hızlıca buraya gel!	get your tail here now! exclam.
Idioms
94	Idioms	bir oraya bir buraya gitmek	toing and froing on something v.
95	Idioms	heyecanla/endişeyle bir oraya bir buraya yürüyüp durmak	pace the floor v.
96	Idioms	oraya buraya çarparak ilerlemek	crash about v.
97	Idioms	ne yapacağını bilmez şekilde bir oraya bir buraya koşuşturmak	run (around) in circles v.
98	Idioms	oraya buraya saldırmak	go on a rampage v.
99	Idioms	ne yapacağını bilmez şekilde bir oraya bir buraya koşuşturmak	run around like a chicken with its head cut off v.
100	Idioms	oraya buraya saldırmak	be on a rampage v.
101	Idioms	bir oraya bir buraya koşturmak	be rushed off (one's) feet v.
102	Idioms	ne yapacağını bilmez şekilde bir oraya bir buraya koşuşturmak	run about like a chicken with its head cut off v.
103	Idioms	buraya kadar	insofar adv.
104	Idioms	buraya kadar iyi	so far so good expr.
105	Idioms	buraya dikkat	watch this space expr.
106	Idioms	bir oraya bir buraya kontrolsüz şekilde	like a man/woman possessed expr.
107	Idioms	buraya kadarmış	that's all she wrote expr.
108	Idioms	buraya kadar	the end of the ball game expr.
109	Idioms	taa oradan/o zamandan/o günlerden buraya/bugünlere	from there to here expr.
110	Idioms	buraya giren herkes tüm umutlarını kapıda bıraksın	all hope abandon, ye who enter here expr.
111	Idioms	seni kim patron yaptı buraya	who died and left you in charge exclam.
Speaking
112	Speaking	buraya uğra	come over here n.
113	Speaking	buraya bak!	look here! interj.
114	Speaking	ailem ve ben buraya yeni taşındık	my family and I just moved here expr.
115	Speaking	aha da buraya yazıyorum!	you mark my words! expr.
116	Speaking	buraya ilk gelişin mi?	is this your first time here? expr.
117	Speaking	buraya taşınmama ne dersin?	what do you think about me moving here? expr.
118	Speaking	buraya öylece giremezsiniz	you can't just come in here expr.
119	Speaking	beni neden buraya getirdin?	why did you bring me here? expr.
120	Speaking	buraya bunun için mi geldin?	is that why you came here? expr.
121	Speaking	buraya rahatlamak için geldik	we came out here just to relax expr.
122	Speaking	buraya sizin için geldim	I came here for you expr.
123	Speaking	buraya öğrenci değişim programıyla geldim	I came over on a foreign-exchange program expr.
124	Speaking	buraya alışmam zor oldu	it's been difficult for me to adapt here expr.
125	Speaking	bizi buraya bir sebepten dolayı getirmiş olmalı	he must brought us here for a reason expr.
126	Speaking	beni buraya kadar takip mi ettin?	did you follow me here? expr.
127	Speaking	buraya seninle tartışmaya gelmedim	I didn't come here to argue with you expr.
128	Speaking	buraya nasıl geldin?	how did you get here? expr.
129	Speaking	buraya senin için geldim	I came here for you expr.
130	Speaking	buraya nasıl geldiğini anlat	tell me how you come here expr.
131	Speaking	buraya nasıl geldik?	how did we come here? expr.
132	Speaking	buraya daha önce geldiniz mi?	have you ever been here before? expr.
133	Speaking	babam buraya gelmemden hoşlanmaz	my dad doesn't like me coming in here expr.
134	Speaking	buraya ayağım sığmıyor	there's no legroom here expr.
135	Speaking	buraya bacaklarım sığmıyor	there's no legroom here expr.
136	Speaking	buraya geldiğini kimseye söyledin mi?	did you tell anyone you were coming here? expr.
137	Speaking	buraya dün geldim	I came here yesterday expr.
138	Speaking	buraya bile gelmeyecektim	I wasn't even going to come here expr.
139	Speaking	buraya ben küçükken geldik	we came here when i was little expr.
140	Speaking	buraya çalışmaya geldik	we came to work here expr.
141	Speaking	buraya geldiğini bilmiyordum	I didn't know you came here expr.
142	Speaking	buraya oturabilir miyiz?	can we sit here? expr.
143	Speaking	buraya sık gelir misin?	do you come here a lot? expr.
144	Speaking	buraya nasıl geldik?	how did we end up here? expr.
145	Speaking	buraya ait değiliz	we don't belong here expr.
146	Speaking	buraya sana zarar vermeye gelmedik	we didn't come here to hurt you expr.
147	Speaking	buraya öylece giremezsin	you can't just come in here expr.
148	Speaking	buraya yeni taşındık	we have just moved here expr.
149	Speaking	buraya nasıl geldin?	how did you get here? expr.
150	Speaking	buraya nasıl girdin?	how did you get in here? expr.
151	Speaking	buraya neden taşındık?	why did we move here? expr.
152	Speaking	buraya sadece merhaba demek için geldim	I just came to say hello expr.
153	Speaking	buraya gelecek misin?	will you come here? expr.
154	Speaking	buraya ait değilim	I don't belong here expr.
155	Speaking	buraya kadar	this is it expr.
156	Speaking	buraya zor alıştım	it's been difficult for me to adapt here expr.
157	Speaking	buraya oturmamın bir sakıncası var mı?	do you mind if I sit here? expr.
158	Speaking	buraya gelip beni alır mısın?	can you come here and get me? expr.
159	Speaking	buraya ne zaman geleceksin?	when will you come here? expr.
160	Speaking	buraya niye düştün? (cezaevi jargonu)	what are you in for? expr.
161	Speaking	buraya ilk defa mı geldin?	is this your first time here? expr.
162	Speaking	buraya yazıyorum	mark my words expr.
163	Speaking	beni buraya ilk getiren kişi karımdı	it was my wife who first brought me here expr.
164	Speaking	buraya uyum sağlamak için daha çok çabalamalısın	you should make more of an effort to fit in expr.
165	Speaking	bunca sene buraya nasıl katlanabildin?	how could you stand it here all these years? expr.
166	Speaking	buraya gelmek zorunda değilsin	you don't have to come up here expr.
167	Speaking	buraya öylece giremezsiniz	you can't just walk in here expr.
168	Speaking	buraya nasıl geldiğini anlat	tell me how you got here expr.
169	Speaking	buraya kadar	that's that expr.
170	Speaking	buraya ne zaman gelebilirsin?	when can you get here? expr.
171	Speaking	buraya geldiğinde	when you come here expr.
172	Speaking	buraya gelmek tam üç günümüzü aldı	it took us three days to get in here expr.
173	Speaking	buraya alıştım	I'm used to it here expr.
174	Speaking	buraya ödeyin	pay here expr.
175	Speaking	buraya yeni geldim	I just got here expr.
176	Speaking	buraya yemek için gelmedik	we didn't come here for dinner expr.
177	Speaking	bir sakıncası yoksa buraya oturabilir miyim?	do you mind if I sit here? expr.
178	Speaking	buraya neden düştün? (cezaevi jargonu)	what are you in for? expr.
179	Speaking	buraya gelmek ister misin?	do you want to come here? expr.
180	Speaking	buraya yakın bir park var mı?	is there a park near here? expr.
181	Speaking	buraya alışmak zor	It's hard/difficult (for me) to get used to this place expr.
182	Speaking	buraya kadar gelmeniz çok hoş	it was really nice of you to come expr.
183	Speaking	buraya ne zaman gelebilirsin?	when can you come here? expr.
184	Speaking	buraya bir şeyi geri vermeye geldim	I came back here to give something back expr.
185	Speaking	buraya oturamazsın	you can't sit here expr.
186	Speaking	hangi rüzgar attı seni buraya?	what brings you out here? expr.
187	Speaking	efendilik buraya kadar!	no more mr nice guy expr.
188	Speaking	eskiden buraya daha sık gelirdik	we used to come here a lot more expr.
189	Speaking	en son ne zaman gelmiştin buraya?	when was the last time you were here? expr.
190	Speaking	geçen gece buraya uğradım	I stopped by here the other night expr.
191	Speaking	hangi rüzgar attı seni buraya?	what brings you here? expr.
192	Speaking	eskiden her pazar akşamı buraya gelirdik	we used to come here every sunday evening expr.
193	Speaking	jetonunuzu buraya atınız	insert your token here expr.
194	Speaking	jetonunu buraya at	insert your token here expr.
195	Speaking	istersen buraya oturabilirsin	you can sit here if you want expr.
196	Speaking	onu buraya getirme	don't bring her here expr.
197	Speaking	kimse buraya girmesin	nobody gets in here expr.
198	Speaking	miami'den gelen tren buraya ne zaman varır?	what time does the train from miami arrive? expr.
199	Speaking	miami'den gelen tren buraya ne zaman ulaşır?	what time does the train from miami arrive? expr.
200	Speaking	lütfen herkes dikkatini buraya versin	attention please expr.
201	Speaking	ne zaman geleceksin buraya?	when will you come here? expr.
202	Speaking	o buraya en son ne zaman geldi dediniz?	when did you say he was here last? expr.
203	Speaking	öğretmen on dakikaya buraya gelecek	the teacher will be here in ten minutes expr.
204	Speaking	neden buraya taşındık?	why did we move here? expr.
205	Speaking	sen buraya gelince	when you come here expr.
206	Speaking	şunları buraya getirir misin?	can you bring those over here? expr.
207	Speaking	seni hangi rüzgar attı buraya?	what brings you down here? expr.
208	Speaking	seni hangi rüzgar attı buraya?	what on earth brought you here? expr.
209	Speaking	seni buraya ne getirdi?	what brought you here? expr.
210	Speaking	seni buraya getiren nedir?	what brings you around? expr.
211	Speaking	sen buraya tamamen kendi çabalarınla geldin	you got this way all on your own expr.
212	Speaking	sizi buraya hangi rüzgar attı?	what brings you here? expr.
213	Speaking	sarhoş bir şekilde gelme bir daha buraya	never come in here loaded again expr.
214	Speaking	sen buraya nasıl geldin?	how'd you get here? expr.
215	Speaking	seni buraya getirmemeliydim	I shouldn't have brought you here expr.
216	Speaking	(buraya varmanız vb) neden bu kadar uzun sürdü?	what took you guys so long? expr.
217	Speaking	buraya geri gel	get back over here exclam.
Law
218	Law	buraya bakın!	oyez expr.
Advertising
219	Advertising	buraya bakarlar	avail n.
Computer
220	Computer	atığı buraya taşı	move scrap here n.
221	Computer	buraya tıkla hastalığı	here syndrome n.
222	Computer	nesnesini buraya taşı	move here n.
223	Computer	buraya bağla	link here expr.
224	Computer	başlamak için buraya tıklayınız	click here to start expr.
225	Computer	buraya taşı	move here expr.
226	Computer	buraya yazın	type here expr.
227	Computer	buraya git	go to expr.
228	Computer	buraya kopyala	copy here expr.
229	Computer	buraya kaydır	scroll here expr.
230	Computer	buraya yükle	install to expr.
231	Computer	buraya metninizi yazın	your text here expr.
232	Computer	detaylar için buraya tıklayınız	click here for details expr.
233	Computer	filmi izlemek için buraya tıklayın	click here to watch the movie expr.
234	Computer	etiket buraya gelir	label goes here expr.
235	Computer	metni buraya girin	enter text here expr.
236	Computer	olarak buraya kopyala	copy here as expr.
237	Computer	şirket adı buraya gelir	company name goes here expr.
238	Computer	tarih buraya	your date here expr.
Traffic
239	Traffic	buraya park etmeyin	don't park here expr.
Archaic
240	Archaic	oraya buraya gidip gelmek	dodge v.
241	Archaic	buraya doğru	hetherward adv.
242	Archaic	buraya kadar	hitherto adv.
243	Archaic	oraya buraya, her yer/yere	hither, thither, and yon expr.
Slang
244	Slang	oraya buraya işeyen	piddler n.
245	Slang	oraya buraya işeme	piddling n.
246	Slang	buraya gel	c'mere interj.
247	Slang	buraya gel hemen	get your behind down here expr.
248	Slang	buraya gel!	get your ass down there! expr.
249	Slang	buraya ne olmuş böyle?	what the hell happened to this place? expr.
250	Slang	çabuk buraya gel!	get your ass over here! expr.
251	Slang	çabuk buraya gel!	get your buns over here! expr.
252	Slang	çabuk buraya gel!	get your butt over here! expr.
253	Slang	çabuk buraya gel!	get your ass out here! expr.
254	Slang	hemen buraya gel!	get your butt in here! expr.
255	Slang	kıçını kaldırıp buraya gel!	get your butt over here! expr.
256	Slang	ne bokuma buraya geldik?	what the fuck are we doing here? expr.
257	Slang	kıçını kaldırıp buraya gel!	get your ass over here! expr.
258	Slang	kıçını kaldırıp buraya gel!	get your buns over here! expr.
259	Slang	(agresif bir tavırla) erkeksen gel buraya	come at me bro expr.
260	Slang	buraya kadar	blow that for a lark [uk] expr.
261	Slang	buraya kadar	sod that for a lark [uk] expr.
262	Slang	kıçını kaldırıp buraya gel	get your ass over here [us] exclam.
263	Slang	çabuk/derhal buraya gel	get your ass over here [us] exclam.
264	Slang	kıçını kaldırıp buraya gel	get your ass in here [us] exclam.
265	Slang	çabuk/derhal buraya gel	get your ass in here [us] exclam.