borç almak

Meanings of "borç almak" in English Turkish Dictionary : 6 result(s)

	Category	Turkish	English
General
1	General	borç almak	borrow v.
Spain will need to borrow 100 billion euros. İspanya'nın 100 milyar avro borç alması gerekecek. More Sentences
2	General	borç almak	borrow from v.
Sami was borrowing from his brother for a long time. Sami uzun zamandır kardeşinden borç alıyordu. More Sentences
Trade/Economic
3	Trade/Economic	borç almak	borrow v.
Father ran short of money and had to borrow some. Babamın parası bitmiş ve biraz borç almak zorunda kalmış. More Sentences
Law
4	Law	borç almak	borrow v.
We'll use the house as collateral so we can borrow some money. Evi teminat göstereceğiz, böylece biraz borç alabileceğiz. More Sentences
General
5	General	borç almak	take on debt v.
Idioms
6	Idioms	borç almak	put in the nips [australia/canada] v.

Meanings of "borç almak" with other terms in English Turkish Dictionary : 12 result(s)

	Category	Turkish	English
General
1	General	faizle borç almak	borrow at interest v.
2	General	yüksek faizle borç almak	borrow with heavy interest v.
3	General	borç hesabında yer almak	carry v.
4	General	geri ödememek üzere borç almak	bite v.
5	General	(borç yoluyla) bir kimseden bir şey almak	borrow v.
Idioms
6	Idioms	(birinden) sürekli borç para istemek/almak	put the bee on (someone) v.
7	Idioms	borç ödemek için borç almak	manoeuvre the apostles [obsolete] [uk] v.
Speaking
8	Speaking	aile üyelerinden borç almak iyi değil	it's not good to borrow money from family members expr.
Trade/Economic
9	Trade/Economic	borç para almak	contract debts v.
10	Trade/Economic	faizle borç almak	borrow at interest v.
Law
11	Law	bir borcun ödenmesini veya bir yükümlülüğün yerine getirilmesini garantiye almak üzere borç veya yükümlülüğün kapsadığı mülk üzerine konan ipotek	particular lien n.
Insurance
12	Insurance	emeklilik maaşından borç almak	loan back v.