| English | Turkish | |||
|---|---|---|---|---|
| General | ||||
| General | bearish adj. | (yatırımcı) düşüş beklentisi olan | ||
|
The bearish investor predicted a downturn in the market. Düşüş beklentisi olan yatırımcı, piyasada bir gerileme olacağını öngördü. More Sentences |
||||
| General | bearish adj. | düşüş eğiliminde olan | ||
|
Investors were cautious due to the bearish market conditions. Düşüş eğilimindeki piyasa koşulları nedeniyle yatırımcılar temkinli davranıyordu. More Sentences |
||||
| General | bearish adj. | piyasayı düşürme eğilimi olan | ||
| General | bearish adj. | kıro | ||
| General | bearish adj. | kaba | ||
| General | bearish adj. | ayı gibi | ||
| General | bearish adj. | yontulmamış | ||
| General | bearish adj. | kubat | ||
| General | bearish adj. | (iş gibi konularda) kötümser | ||
| General | bearish adj. | fiyat düşürücü | ||
| Trade/Economic | ||||
| Trade/Economic | bearish adj. | fiyat düşürücü nitelikte olan | ||
| English | Turkish | |
|---|---|---|
| Trade/Economic | ||
| Trade/Economic | bear-bearish market n. | aşağı yönlü hareket eden piyasa |
