be sure

Meanings of "be sure" in Turkish English Dictionary : 1 result(s)

	Category	English	Turkish
General
1	General	be sure v.	emin olmak
Be sure to turn off the gas before you go out. Dışarı çıkmadan önce gazı kapattığınızdan emin olun. More Sentences

Meanings of "be sure" with other terms in English Turkish Dictionary : 35 result(s)

	Category	English	Turkish
General
1	General	be sure of v.	emin olmak
I can't be sure of anything anymore. Artık hiçbir şeyden emin olamam. More Sentences
2	General	to be sure adv.	elbette
To be sure, we need partners in this policy. Elbette bu politikada ortaklara ihtiyacımız var. More Sentences
3	General	to be sure adv.	şüphesiz
Montesquieu is, to be sure, a philosopher who talked about democracy and the nation state. Montesquieu şüphesiz demokrasi ve ulus devlet hakkında konuşmuş bir filozoftur. More Sentences
4	General	be sure of oneself v.	kendinden emin olmak
5	General	not to be sure v.	emin olmamak
6	General	not to be sure v.	tam olarak bilmemek
7	General	be sure of oneself v.	kendine güvenmek
8	General	be sure about v.	-den emin olmak
9	General	be sure of/about v.	emin olmak (bir şey hakkında)
10	General	sure to be adv.	muhakkak
11	General	to be sure adv.	muhakkak
Colloquial
12	Colloquial	be sure to do something expr.	bir şeyi yaptığından emin ol
13	Colloquial	be sure to do something expr.	kesinlikle bir şeyi yap
14	Colloquial	be sure to do something expr.	muhakkak bir şeyi yap
Idioms
15	Idioms	be a sure thing v.	gerçekleşmesi kesin olmak
16	Idioms	be sure to (do something) v.	(bir şeyi) yaptığından emin olmak
17	Idioms	be sure to (do something) v.	kesinlikle (bir şeyi) yapmak
18	Idioms	be sure to (do something) v.	muhakkak (bir şeyi) yapmak
19	Idioms	better be sure than sorry expr.	korkulu rüya görmektense uyanık kalmak evladır
Speaking
20	Speaking	can't be sure v.	emin olamamak
21	Speaking	be sure of that expr.	bundan emin ol
22	Speaking	I'm sure you'll be happy here expr.	burada mutlu olacağına eminim
23	Speaking	don't be too sure expr.	çok emin olma
24	Speaking	don't be so sure expr.	çok emin olma
25	Speaking	be sure that expr.	emin olun ki
26	Speaking	I'm sure i'll be that way someday expr.	eminim bir gün ben de öyle olacağım
27	Speaking	I'm sure we'll be seeing each other real soon expr.	eminim çok yakın bir zamanda görüşeceğiz
28	Speaking	well to be sure expr.	eh olabilir
29	Speaking	you can be sure expr.	emin olabilirsiniz
30	Speaking	be sure of that expr.	ondan emin ol
31	Speaking	how can you be so sure? expr.	nasıl bu kadar emin olabiliyorsun?
32	Speaking	I'm not really sure what we're supposed to be doing expr.	ne yapmamız gerektiğinden tam olarak emin değilim
33	Speaking	how can you be so sure? expr.	nasıl bu kadar emin olabilirsin?
34	Speaking	well to be sure expr.	olur şey değil
35	Speaking	I have to be sure that I can trust you expr.	sana güvenebileceğimden emin olmam lazım