Turkish | English | |
---|---|---|
Colloquial | ||
Colloquial | başlamak üzere | about to start n. |
Turkish | English | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | (bir işe başlamak üzere) kolları sıvamak | bog into v. |
Phrasals | (bir şeye) başlamak üzere görev yerine gelmek | report for (something) v. |
Colloquial | ||
Colloquial | başlamak üzere hazırlanma | fixin to do n. |
Colloquial | (bir şeye başlamak) üzere hazırlanma | fixing to (do something) expr. |
Colloquial | (bir şeye başlamak) üzere hazırlanma | fixin to do something expr. |
Colloquial | gelmek, başlamak üzere | (almost) upon (one) expr. |
Idioms | ||
Idioms | (bir göreve başlamak üzere) görev yerine gelmek | report for duty v. |
Idioms | toplantının başlayacağını/başlamak üzere olduğunu duyurmak | call a meeting to order v. |
Idioms | toplantının başlayacağını/başlamak üzere olduğunu duyurmak | call the meeting to order v. |
Speaking | ||
Speaking | gösteri başlamak üzere | the show's about to begin expr. |
Speaking | gösteri başlamak üzere | the show is about to start expr. |
Speaking | gösteri başlamak üzere | the show's about to start expr. |
Speaking | gösteri başlamak üzere | the show is about to begin expr. |