Turkish | English | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | başarılı bir biçimde | successfully adv. | ||
They've defused the bomb successfully. Onlar bombayı başarılı bir biçimde etkisiz hale getirdiler. More Sentences |
||||
General | başarılı bir biçimde | happily adv. | ||
Idioms | ||||
Idioms | başarılı bir biçimde | on the crest of a wave expr. |
Turkish | English | |
---|---|---|
General | ||
General | kolayca ve başarılı bir biçimde yapmak | carry off v. |
Idioms | ||
Idioms | çok başarılı bir biçimde | with flying colors expr. |