bölünmemiş - Turkish English Dictionary

bölünmemiş

Meanings of "bölünmemiş" in English Turkish Dictionary : 13 result(s)

Turkish English
General
bölünmemiş undivided adj.
In fact, we are very keen for our security to be undivided.
Aslında biz güvenliğimizin bölünmemesini çok istiyoruz.

More Sentences
Law
bölünmemiş undivided adj.
He stated that the Palestinians should recognize Israel as the Jewish national state with an undivided Jerusalem.
Filistinlilerin İsrail'i bölünmemiş bir Kudüs'e sahip Yahudi ulusal devleti olarak tanımaları gerektiğini belirtti.

More Sentences
General
bölünmemiş indiscrete adj.
bölünmemiş undealt adj.
bölünmemiş unforked adj.
bölünmemiş unrent adj.
bölünmemiş unrented adj.
bölünmemiş unsevered adj.
bölünmemiş unsplit adj.
Colloquial
bölünmemiş uncloven adj.
Formal
bölünmemiş uncleft adj.
Technical
bölünmemiş undivided adj.
bölünmemiş indiscrete adj.

Meanings of "bölünmemiş" with other terms in English Turkish Dictionary : 21 result(s)

Turkish English
General
bölünmemiş yol undivided road n.
bölünmemiş olma undividedness n.
ilçeler arasındaki bölünmemiş arazi parçaları gare n.
işaretlenmemiş veya bölünmemiş toprak parçası dale [uk] n.
kısımlara bölünmemiş indiscrete adj.
parçalara bölünmemiş unfractionated adj.
ikiye bölünmemiş unhalved adj.
yarıya bölünmemiş unhalved adj.
Trade/Economic
bölünmemiş kar undivided profit n.
bölünmemiş mülk undivided property n.
sermayesi bölünmemiş şirket non-stock corporation n.
sermayesi hisse senetlerine bölünmemiş işletme nonstock corporation n.
Politics
(ada) ulusal bir sınırla bölünmemiş borderland adj.
Anatomy
erken omurgalı embriyosunun ön beyninde ilkel bölünmemiş boşluk prosocele n.
erken omurgalı embriyosunun ön beyninde ilkel bölünmemiş boşluk prosocoel n.
erken omurgalı embriyosunun ön beyninde ilkel bölünmemiş boşluk prosocoele n.
amfibi kalbinde aort gövdesinin ilk ve bölünmemiş kısmı pylangium n.
Biology
ayrı hücrelere bölünmemiş polinükleer protoplazm kütlesi germogen n.
Zoology
bölünmemiş (kabuklular) uniramous adj.
bölünmemiş toynağı olan (at) whole-hoofed adj.
Botanic
bölünmemiş (yaprak) unsubdivided adj.