at intervals - Turkish English Dictionary

at intervals

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Meanings of "at intervals" in Turkish English Dictionary : 8 result(s)

English Turkish
General
at intervals adv. aralıklı
The trees are planted at intervals of thirty meters.
Ağaçlar otuz metre aralıkla ekilir.

More Sentences
at intervals adv. aralarla
at intervals adv. fasılalarla
at intervals adv. aralıklarla
at intervals adv. ara sıra
at intervals adv. zaman zaman
Colloquial
at intervals adv. aralıklarla
at intervals expr. aralıklı olarak

Meanings of "at intervals" with other terms in English Turkish Dictionary : 23 result(s)

English Turkish
General
at regular intervals adv. düzenli aralıklarla
Elections are free and democratic and take place at regular intervals by secret ballot.
Seçimler, serbest ve demokratik olup, düzenli aralıklarla ve gizli oyla yapılır.

More Sentences
Technical
at regular intervals adv. düzenli aralıklarla
Results will be made available at regular intervals.
Sonuçlar düzenli aralıklarla sunulacaktır.

More Sentences
General
be assessed by echocardiography at regular intervals v. düzenli aralıklarla ekokardiyografik incelemeye tabi tutulmak
at regular intervals adv. ara sıra
at regular intervals adv. düzenli aralıklarda
at certain intervals adv. belirli aralıklarla
at certain intervals adv. belli aralıklarla
at intervals of 6 hours adv. altı saatlik aralıklarla
at intervals of 6 hours adv. altı saat aralıklarla
at sequential time intervals adv. ardışık zaman aralıklarında
at regular intervals adv. belli aralıklarla
at regular intervals adv. düzenli aralarla
at certain intervals adv. belirli aralıklarla
at regular intervals adv. belirli aralıklarla
Phrases
at what intervals? expr. hangi aralıklarla?
at two month intervals expr. iki ay ara ile
at what intervals? expr. ne sürede bir?
at what intervals? expr. ne aralıklarla?
at (...) intervals expr. (…) aralıklarla
at (...) intervals expr. (…) periyodlarda
at (...) intervals expr. aralıklı olarak
at (...) intervals expr. mesafeli olarak
Gastronomy
vegetables and meat cubes first fried and then cooked in its own gravy, shaken at intervals n. silkme