English | Turkish | |||
---|---|---|---|---|
Common Usage | ||||
Common Usage | ambiguous adj. | belirsiz | ||
Indeed, the precise relationship between the force and NATO remains ambiguous. Gerçekten de kuvvet ile NATO arasındaki kesin ilişki belirsizliğini korumaktadır. More Sentences |
||||
General | ||||
General | ambiguous adj. | anlamı belirsiz | ||
The meaning of this poem is ambiguous. Bu şiirin anlamı belirsizdir. More Sentences |
||||
General | ambiguous adj. | müphem | ||
The meaning of this sentence is ambiguous. Bu cümlenin anlamı müphemdir. More Sentences |
||||
General | ambiguous adj. | belirsiz | ||
Indeed, the precise relationship between the force and NATO remains ambiguous. Gerçekten de kuvvet ile NATO arasındaki kesin ilişki belirsizliğini korumaktadır. More Sentences |
||||
Law | ||||
Law | ambiguous adj. | müphem | ||
The meaning of this sentence is ambiguous. Bu cümlenin anlamı müphemdir. More Sentences |
||||
Computer | ||||
Computer | ambiguous adj. | belirsiz | ||
Indeed, the precise relationship between the force and NATO remains ambiguous. Gerçekten de kuvvet ile NATO arasındaki kesin ilişki belirsizliğini korumaktadır. More Sentences |
||||
Linguistics | ||||
Linguistics | ambiguous adj. | belirsiz | ||
Indeed, the precise relationship between the force and NATO remains ambiguous. Gerçekten de kuvvet ile NATO arasındaki kesin ilişki belirsizliğini korumaktadır. More Sentences |
||||
Common Usage | ||||
Common Usage | ambiguous adj. | muğlak | ||
General | ||||
General | ambiguous adj. | birden fazla anlama gelebilen | ||
General | ambiguous adj. | lastikli | ||
General | ambiguous adj. | çok anlamlı | ||
General | ambiguous adj. | iki anlamlı | ||
General | ambiguous adj. | ne olduğu belirsiz | ||
General | ambiguous adj. | ikianlamlı | ||
General | ambiguous adj. | kuşkulu | ||
General | ambiguous adj. | belirgin olmayan | ||
Informatics | ||||
Informatics | ambiguous n. | muğlak | ||
Informatics | ambiguous adj. | anlamı açık olmayan |
English | Turkish | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | ambiguous figure n. | belirsiz figür | ||
General | ambiguous sentence n. | muğlak cümle | ||
General | morally ambiguous n. | ahlâki açıdan belirsiz | ||
Computer | ||||
Computer | ambiguous name n. | anlamsız ad | ||
Medical | ||||
Medical | ambiguous genitalia (in a newborn) n. | yenidoğanda kuşkulu genital yapı | ||
Psychology | ||||
Psychology | ambiguous figure n. | muğlak figür | ||
Psychology | ambiguous genitalia n. | muğlak cinsel organ | ||
Logic | ||||
Logic | ambiguous middle n. | birbirine bağlı üç önermeden ortadakinin yanıltıcı olup iki farklı sonuca götürmesi | ||
Modern Slang | ||||
Modern Slang | ambiguous genitals n. | belirsiz cinsel organ | ||
Modern Slang | ambiguous genitals n. | iki cinsiyetten de özellikler taşıyan cinsel organ | ||
Modern Slang | ambiguous genitals n. | tam olarak erkek veya tam olarak kadın cinsel organı olarak gelişmemiş cinsel organ |