(yapmak) zorunda bırakmak - Turkish English Dictionary

(yapmak) zorunda bırakmak

Meanings of "(yapmak) zorunda bırakmak" in English Turkish Dictionary : 1 result(s)

Turkish English
Phrasals
(yapmak) zorunda bırakmak obligate to v.

Meanings of "(yapmak) zorunda bırakmak" with other terms in English Turkish Dictionary : 23 result(s)

Turkish English
Phrasals
(birini bir şey yapmak) zorunda bırakmak compel (someone) to (do something) v.
I was compelled to leave school.
Ben okulu terk etmek zorunda bırakıldım.

More Sentences
yapmak zorunda bırakmak compel to do v.
They were compelled to do it by force, or thrown into prison.
Bunu zorla yapmak zorunda bırakıldılar ya da hapse atıldılar.

More Sentences
(birini bir şey yapmak) zorunda bırakmak oblige (one) to (do something) v.
To our regret, we were obliged to call off the game, which we had been looking forward to.
Ne yazık ki oyunu iptal etmek zorunda bırakıldık, ki bunu dört gözle bekliyorduk.

More Sentences
birini bir şeye mecbur etmek/yapmak zorunda bırakmak obligate someone to something v.
(birini/bir şeyi) bir şey yapmak zorunda bırakmak force on (someone or something) v.
harekete geçmek/bir şey yapmak zorunda bırakmak push to v.
(birini bir şey) yapmak zorunda bırakmak terrify (one) into (something) v.
birini bir şey yapmak zorunda bırakmak terrify someone into something v.
birini bir şey yapmak zorunda bırakmak terrorize someone into something v.
(birini bir şey) yapmak zorunda bırakmak terrorize (one) into (something) v.
birini (bir şey) yapmak zorunda/mecburiyetinde bırakmak bounce into (something) v.
(birini) bir şey yapmak zorunda bırakmak bounce into (someone) v.
(birini bir şey yapmak) zorunda bırakmak call upon (someone) v.
(birini bir şey yapmak) zorunda bırakmak obligate (one) to v.
yapmak zorunda bırakmak oblige to do v.
(birini bir şey) yapmak zorunda bırakmak push (someone) into (something) v.
yapmak zorunda bırakmak terrify into v.
(birini bir şey yapmak) zorunda bırakmak torment (one) into (doing something) v.
(birini bir şey yapmak) zorunda bırakmak torture (one) into (doing something) v.
Idioms
(birini) harekete geçmek/bir şey yapmak zorunda bırakmak shake (one's) tree v.
(bir şey) yapmak zorunda bırakmak lead one to v.
yapmak zorunda bırakmak lead to do v.
harekete geçmek/bir şey yapmak zorunda bırakmak shake tree v.