(kayalara)

Meanings of "(kayalara)" in English Turkish Dictionary : 1 result(s)

	Category	Turkish	English
Phrasals
1	Phrasals	(kayalara)	run on v.

Meanings of "(kayalara)" with other terms in English Turkish Dictionary : 22 result(s)

	Category	Turkish	English
Phrasals
1	Phrasals	(dalga) kayalara çarpmak	break against (something) v.
Waves are breaking against the rocks. Dalgalar kayalara çarpıyor. More Sentences
General
2	General	kayalara tırmanan kimse	rock climber n.
3	General	kayalara tırmanma	rock climbing n.
4	General	tuz kütlelerinin üst yüzeydeki kayalara plastik enjeksiyonu	intrusion n.
5	General	üst yüzeydeki kayalara plastik enjeksiyonu yapılan tuz	intrusion n.
6	General	kayalara oturmak (gemi)	run on the rocks v.
7	General	kayalara bindirmek	be wrecked on the rocks v.
Phrasals
8	Phrasals	(dalga) kayalara vurmak	break against (something) v.
9	Phrasals	(dalga) kayalara çarpıp dağılmak	break against (something) v.
10	Phrasals	(dalga) kayalara vurmak	break against something v.
11	Phrasals	(dalga) kayalara çarpmak	break against something v.
12	Phrasals	(dalga) kayalara çarpıp dağılmak	break against something v.
Colloquial
13	Colloquial	kayalara bindirmek	be on the rocks v.
Speaking
14	Speaking	gemi kayalara çarptı	the ship hit the rocks expr.
15	Speaking	gemi kayalara çarptı	the ship slammed into rocks expr.
Biology
16	Biology	kayalara ait	saxatile adj.
Marine Biology
17	Marine Biology	kayalara tutunarak yaşayan koyu renk kabuklu bir midye	mytilus edulis n.
Geography
18	Geography	kanada kalkanı'ndaki arkeen kayalara ait	keewatin adj.
Geology
19	Geology	fenokristallerin ve matrisin kalsiyum, piroksen ve biyotitten oluştuğu porfirik dokulu koyu renkli magmatik kayalara ait veya ilgili	lamprophyric adj.
20	Geology	toprak altında oluşan kayalara ait	endogenetic adj.
21	Geology	paleozoyik çağda veya öncesinde oluşan kayalara ait veya ilişkin	primitive adj.
Mythology
22	Mythology	dişleri ile kayalara tırmanarak biberiye yediğine inanılan bir deniz canlısı	rosmarine n.