(karşıya) geçmek

Meanings of "(karşıya) geçmek" in English Turkish Dictionary : 1 result(s)

	Category	Turkish	English
General
1	General	(karşıya) geçmek	cross v.

Meanings of "(karşıya) geçmek" with other terms in English Turkish Dictionary : 26 result(s)

	Category	Turkish	English
Common Usage
1	Common Usage	karşıya geçmek	cross v.
Look both ways before you cross the road. Karşıya geçmeden önce iki tarafa da bak. More Sentences
General
2	General	karşıya geçmek	cross over v.
Come down this pole and cross over. Şu direkten aşağı in ve karşıya geç. More Sentences
3	General	karşıdan karşıya geçmek	cross v.
You cannot be too careful in crossing the street. Karşıdan karşıya geçerken ne kadar dikkatli olsanız azdır. More Sentences
Technical
4	Technical	karşıdan karşıya geçmek	cross v.
You need to look in all directions before crossing the street, even at a crosswalk when the light is green. Karşıdan karşıya geçmeden önce her yöne bakmalısınız, yeşil ışık yanarken yaya geçidinde bile. More Sentences
Common Usage
5	Common Usage	karşıya geçmek	get across v.
6	Common Usage	karşıdan karşıya geçmek	get across v.
General
7	General	geçmek (karşıdan karşıya)	cross v.
8	General	karşıdan karşıya geçmek	cross over v.
9	General	karşıya geçmek	go across v.
10	General	karşıya geçmek	walk across the street v.
11	General	karşıdan karşıya geçmek	traverse v.
12	General	yeniden karşıya geçmek	recross v.
13	General	tekrar karşıya geçmek	recross v.
14	General	karşıdan karşıya geçmek	traject v.
15	General	karşıya geçmek	overgang [scotland] v.
16	General	karşıdan karşıya geçmek	overpass v.
17	General	caddeden karşıdan karşıya geçmek	cross the street v.
18	General	sokaktan karşıdan karşıya geçmek	cross the street v.
Phrasals
19	Phrasals	(arabayla) (köprüden vb) karşıya geçmek	drive across v.
20	Phrasals	karşıya geçmek	go over (to some place) v.
21	Phrasals	feribotla karşıya geçmek	ferry across v.
22	Phrasals	(bir şeyden) karşıya geçmek	cross over something v.
23	Phrasals	(bir şeyden) karşıya geçmek	get across (something) v.
24	Phrasals	(bir şeyden) karşıya geçmek	go across (something) v.
25	Phrasals	(suyun, çamurun içinden) yürüyerek karşıya geçmek	wade across v.
Archaic
26	Archaic	karşıdan karşıya geçmek	overthwart v.