ölçülebilir - Turkish English Dictionary

ölçülebilir

Meanings of "ölçülebilir" in English Turkish Dictionary : 12 result(s)

Turkish English
Common Usage
ölçülebilir measurable adj.
Instead, strict compliance with objective and measurable criteria should be required.
Bunun yerine, objektif ve ölçülebilir kriterlere sıkı sıkıya uyulması gerekmektedir.

More Sentences
General
ölçülebilir quantifiable adj.
We must make it quite clear what financial resources we should consider adequate and quantifiable in these areas.
Bu alanlarda hangi mali kaynakları yeterli ve ölçülebilir olarak değerlendirmemiz gerektiğini açıkça belirtmeliyiz.

More Sentences
Politics
ölçülebilir measurable adj.
Instead, strict compliance with objective and measurable criteria should be required.
Bunun yerine objektif ve ölçülebilir kriterlere sıkı sıkıya uyulması gerekmektedir.

More Sentences
Technical
ölçülebilir measurable adj.
Many mistakes have been made, and there is a lack of measurable indicators.
Pek çok hata yapılmıştır ve ölçülebilir göstergelerin eksikliği söz konusudur.

More Sentences
General
ölçülebilir finite adj.
ölçülebilir evaluable adj.
ölçülebilir gaugeable adj.
ölçülebilir calculable adj.
ölçülebilir scalar adj.
ölçülebilir scalar adj.
Politics
ölçülebilir mesurable adj.
Music
ölçülebilir mensurable adj.

Meanings of "ölçülebilir" with other terms in English Turkish Dictionary : 40 result(s)

Turkish English
General
ölçülebilir olan measurable n.
Lastly, improvements in the field will also need to be measurable.
Son olarak, sahadaki iyileştirmelerin de ölçülebilir olması gerekecektir.

More Sentences
ölçülebilir küme measurable set n.
ölçülebilir fonksiyon measurable function n.
tedaviye tepkileri ölçülebilir hasta evaluable patient n.
ölçülebilir uzay measurable space n.
ölçülebilir bir rüzgarın olmaması hali dead calm n.
ölçülebilir büyüklük measurable quantity n.
ölçülebilir hedefler measurable goals n.
ölçülebilir iki kümeden ilkinin ikincisini kapsadığı durumda ilk kümenin ölçümünün ikincisinden daha az veya ona eşit olması monotonicity n.
(ölçülebilir faaliyet veya özellikte) alan department n.
derinliği ölçülebilir soundable adj.
derinliği ölçülebilir fathomable adj.
ölçülebilir şeylere ait operant adj.
ölçülebilir şeylerle ilgili operant adj.
ölçülebilir şekilde measurably adv.
ölçülebilir şekilde objectively adv.
ölçülebilir olmayan şekilde immeasurably adv.
Trade/Economic
büyüklük (ölçülebilir) quantity (measurable) n.
yakın ölçülebilir işlem arm’s length transaction n.
Technical
lebesgue ölçülebilir fonksiyonu lebesgue measurable function n.
ölçülebilir olma durumu measurability n.
ölçülebilir katsayılar measurable parameters n.
sıkı belirlenmiş koşullar altında ölçülebilir cihaz özelliği device characteristic n.
Computer
ölçülebilir büyüklük measurable quantity n.
Informatics
ölçülebilir özellik metric property n.
Electric
ölçülebilir rezonans frekansı olmayan (devre) aperiodic adj.
Medical
ölçülebilir bir değerin diğerine oranı index n.
Psychology
gözlemlenebilir ve ölçülebilir eylemlere vurgu yapan bir psikoloji yaklaşımı behaviouristic psychology n.
Math
lebesgue ölçülebilir fonksiyonu lebesgue measurable function n.
ölçülebilir fonksiyon measurable function n.
ölçülebilir küme measurable set n.
ölçülebilir işlev measurable function n.
ölçülebilir uzay measurable space n.
Statistics
ölçülemez soyut kavramların ölçülebilir hale getirilmesi operationalisation n.
ölçülemez soyut kavramların ölçülebilir hale getirilmesi operationalization n.
Physics
(katı) ölçülebilir net boyutları olmayan irregular adj.
ölçülebilir kütleli ponderable adj.
Marine Biology
ölçülebilir özellik morphometric character n.
Zoology
hayvanlar arasındaki ölçülebilir benzerlikler homology n.
Philosophy
(aristo felsefesinde) hareketin ölçülebilir yönü time n.