öğrenciler - Turkish English Dictionary

öğrenciler

Meanings of "öğrenciler" in English Turkish Dictionary : 5 result(s)

Turkish English
General
öğrenciler students n.
There are 72 universities and a total of 1,3 million students.
72 üniversitede toplam 1,3 milyon öğrenci yüksek tahsil yapmaktadır.

More Sentences
öğrenciler pupils n.
One of the school initiatives was that there should be one computer for every 15 pupils.
Okul girişimlerinden biri, her 15 öğrenciye bir bilgisayar düşmesi gerektiği yönündeydi.

More Sentences
Colloquial
öğrenciler they're students n.
Speaking
öğrenciler they are students expr.
Education
öğrenciler school n.

Meanings of "öğrenciler" with other terms in English Turkish Dictionary : 43 result(s)

Turkish English
General
yabancı öğrenciler foreign students n.
That country has a long tradition of receiving foreign students, in the form, for example, of Fulbright scholarships.
Bu ülke, örneğin Fulbright bursları şeklinde yabancı öğrenci kabul etme konusunda uzun bir geleneğe sahiptir.

More Sentences
tüm öğrenciler all students n.
All students are supposed to know the school regulations.
Tüm öğrencilerin okul kurallarını bilmesi gerekiyor.

More Sentences
Education
amerikalı öğrenciler american students n.
Two American students live in this dorm.
Bu yurtta iki Amerikalı öğrenci kalıyor.

More Sentences
başarılı öğrenciler successful students n.
Will you put a dot before the names of the successful students?
Başarılı öğrencilerin isimlerinin önüne bir nokta koyar mısınız?

More Sentences
General
alıştırma kitabı (öğrenciler için) workbook n.
dönüşümlü öğrenciler returned students n.
şiddete maruz kalan öğrenciler students exposed to violence n.
üniversiteye yeni başlayan öğrenciler university freshmen n.
karşıt görüşlü öğrenciler rival student groups n.
karşıt görüşlü öğrenciler students with opposing views n.
dereceye giren öğrenciler students ranking the highest n.
okul dışı öğrenciler için yapılan extramural adj.
öğrenciler arası interstudent adj.
Colloquial
onlar öğrenciler they're students n.
okulun spor salonunda düzenlenen okul dansı (1950'lerde spor salonunun zemini bozulmasın diye öğrenciler ayakkabılarını çıkarıp çorapla dans ederdi) sock hop [dated] n.
Speaking
onlar öğrenciler they're students expr.
onlar öğrenciler they are students expr.
Politics
demokratik toplum için öğrenciler sds (students for a democratic society) abrev.
Education
(iskoçya'da) üniversitede öğrenciler tarafından üç yıllığına seçilen yüksek rütbeli görevli rector n.
başarılı öğrenciler listesi dean's list n.
ilk ve ortaöğretim düzeyindeki öğrenciler primary and secondary level students n.
öğrencilere yapılan sınavın öğrenciler üzerinde bıraktığı olumlu ya da olumsuz etkilerin tümü washback effect n.
son yarıyılında başarısız öğrenciler unsuccessful students in their final semesters n.
üniversiteye gidecek öğrenciler university-bound students n.
uluslararası öğrenciler kulubü international students club n.
üniversiteye gidecek öğrenciler college-bound students n.
yabancı uyruklu öğrenciler foreign students n.
ortaokulda son sınıfa giden öğrenciler upper school n.
eton'da yalnızca erkek öğrenciler için hizmet veren bir devlet okulu eton n.
öğrenciler arasındaki davranış problemleriyle ilgilenen sosyal hizmet uzmanı visiting teacher n.
üniversite hocalarının öğrenciler arasında dil, din, ırk ve cinsel yönelim konusunda ayrım yapmayacağına dair yazmaları gereken bir beyanname EDI statement (equity, diversity and inclusion statement) n.
üniversite binasını kullanan öğrenciler hall n.
tüm öğrenciler için zorunlu ortaokul dersi constant n.
siyahi kız öğrenciler için kurulmuş ilk yurt alpha kappa alpha n.
amerika'daki siyahi kız öğrenciler için kurulmuş ilk yurt alpha kappa alpha sorority, inc. n.
asyalı amerikalı kız öğrenciler için kurulmuş ilk yurt alpha kappa delta phi n.
mühendislik bölümleri ve teknik bölümlerde okuyan kız öğrenciler için kurulmuş bir kız yurdu alpha omega epsilon n.
öğrenciler arası yazılı iletişim ile sürdürülen eğitim veya yönerge correspondence n.
protestan öğrenciler kabul eden seminer tipi okul divinity school n.
erkek öğrenciler derneği fraternity n.
öğrenciler için belirli bir hizmet alanı olmayan (okul) zoneless adj.
Slang
üniversiteye yeni başlayan öğrenciler shmen n.
üniversiteye yeni başlayan öğrenciler shmen [us] n.