1 |
in favor of (someone or something) |
(birinden/bir şeyden) yana |
expr. |
|
- The governor came out in favor of tax breaks.
- Vali vergi indiriminden yana olduğunu açıkladı.
- The nation as a whole is in favor of political reform.
- Ulus bir bütün olarak siyasi reformdan yanadır.
- I am in favor of the option.
- Seçenekten yanayım.
- I'm not in favor of such a plan.
- Böyle bir plandan yana değilim.
- Are you in favor of legalizing abortion, Mary?
- Kürtajı yasallaştırmaktan yana mısın, Mary?
- Nobody's in favor of torture.
- Kimse işkenceden yana değil.
- Are you in favor of legalizing abortion, Mary?
- Kürtajın yasallaştırılmasından yana mısınız, Mary?
- I'm in favor of higher taxes.
- Ben daha yüksek vergilerden yanayım.
- Are you in favor of the workers getting more money?
- İşçilerin daha fazla para almasından yana mısın?
- Tom was in favor of aborting the mission.
- Tom görevin durdurulmasından yanaydı.
- Nobody's in favor of torture.
- Hiç kimse işkenceden yana değildir.
- Tom is in favor of gun control.
- Tom silah kontrolünden yana.
- Are you in favor of the workers getting more money?
- İşçilerin daha fazla para almasından yana mısınız?
- I am in favor of the option.
- Ben seçenekten yanayım.
- I am in favor of the death penalty.
- Ölüm cezasından yanayım.
- In the main, I am in favor of political reform if meaningful changes are made.
- Genel olarak, anlamlı değişiklikler yapılırsa, ben siyasi reformdan yanayım.
- Tom was in favor of aborting the mission.
- Tom görevi iptal etmekten yanaydı.
- Angela Merkel is in favor of austerity.
- Angela Merkel kemer sıkma yanlısı.
- They are in favor of the reform of the tax laws.
- Vergi kanunlarında reform yapılmasından yanalar.
- I'm in favor of higher taxes.
- Yüksek vergilerden yanayım.
- I am in favor of a German orthographic reform.
- Ben Almanca yazım reformundan yanayım.
- I am in favor of the death penalty.
- Ben ölüm cezasından yanayım.
- Are you in favor of introducing a minimum wage?
- Asgari ücret uygulamasından yana mısınız?
- They are in favor of the reform of the tax laws.
- Onlar vergi yasalarının reformundan yana.
- Everyone is in favor of the new project.
- Herkes yeni projeden yana.
Show More (22)
|
2 |
in favor of (someone or something) |
(biri/bir şey) taraftarı |
expr. |
|
- To tell the truth, I'm not in favor of it at all.
- Gerçeği söylemek gerekirse, ben hiç taraftar değilim.
- Are you in favor of the workers getting more money?
- İşçilerin daha fazla para alması taraftarı mısın?
- The Germans are in favor of austerity.
- Almanlar kemer sıkma taraftarı.
Show More (0)
|