|
- We need to ensure the introduction of a 100% whole baggage screening process at all airports in Europe.
- Avrupa'daki tüm havaalanlarında %100 tam bagaj tarama sürecinin başlatılmasını sağlamalıyız.
- We need to ensure the introduction of a 100% whole baggage screening process at all airports in Europe.
- Avrupa'daki tüm havalimanlarında %100 tam bagaj tarama sürecinin başlatılmasını sağlamamız gerekiyor.
- We loaded our baggage into the car.
- Bagajımızı arabaya yükledik.
- Let me help you with your baggage.
- Bagajınıza yardımcı olmama izin verin.
- Where can I check my baggage?
- Bagajımı nereye teslim edebilirim?
- My baggage is missing.
- Bagajım kayıp.
- Can I check my baggage here?
- Bagajımı burada verebilir miyim?
- Where do I go after I pick up my baggage?
- Bagajımı toparladıktan sonra nereye gideceğim?
- Where should I put my baggage?
- Bagajımı nereye koymalıyım?
- Is this your baggage?
- Bu sizin bagajınız mı?
- Tom has three pieces of baggage.
- Tom'un üç parça bagajı var.
- Let a porter carry your baggage.
- Bırakın bagajınızı bir taşıyıcı taşısın.
- What did you do with my baggage?
- Bagajıma ne yaptınız?
- Where do I claim my baggage?
- Bagajımı nereden talep edeceğim?
- Please put your baggage on this scale.
- Lütfen bagajınızı bu teraziye koyun.
- You don't have to carry your baggage.
- Bagajını taşımak zorunda değilsin.
- I'll meet you in the baggage claims area.
- Bagaj teslim alanında seninle buluşurum.
- Let me help you with your baggage.
- Bagajınızı taşımanıza yardım edeyim.
- Just help me with this baggage.
- Sadece bağajı taşımama yardımcı olun.
- They came with bag and baggage.
- Onlar çanta ve bagajla geldiler.
- Tom is a baggage handler.
- Tom bir bagaj taşıyıcısı.
- Here is my baggage.
- Bagajım burada.
- Please take that baggage to the post office.
- Lütfen o bagajı postaneye götürün.
- I want to know when my baggage is going to arrive.
- Bagajımın ne zaman geleceğini bilmek istiyorum.
- Where do I go after I pick up my baggage?
- Bagajımı aldıktan sonra nereye gideceğim?
- Will you look after my baggage?
- Bagajıma göz kulak olur musun?
- Where can I check my baggage?
- Bagajımı nerede kontrol ettirebilirim?
- Do you have any baggage, sir?
- Bagajınız var mı, efendim?
- Send your baggage in advance.
- Bagajınızı önceden gönderin.
- Please have my baggage brought to the station.
- Lütfen bagajımı istasyona getirt.
- Could you tell me where I can find the baggage for flight JL 123?
- Uçuş JL 123 için bagajı nerede bulabileceğimi bana söyleyebilir misiniz?
- He doesn't carry much baggage on his trips.
- Gezilerinde çok bagaj taşımaz.
- I want to know when my baggage is going to arrive.
- Bagajımın ne zaman geleceğini merak ediyorum.
- Could you tell me where I can find the baggage for flight JL 123?
- JL 123 sefer sayılı uçağın bagajını nerede bulabileceğimi söyleyebilir misiniz?
- Where can I get my baggage?
- Bagajımı nereden alabilirim?
- Where can I pick up my baggage?
- Bagajımı nereden alabilirim?
- Have you got any baggage?
- Bagajınız var mı?
- The baggage is insured.
- Bagaj sigortalı.
- He had three pieces of baggage.
- Onun üç parça bağajı vardı.
- Will you look after my baggage?
- Bagajıma bakar mısınız?
- Where can I get my baggage?
- Bagajımı nereden alabilirim.
- Let a porter carry your baggage.
- Bir hamal bagajını taşısın.
- Do you have any baggage, sir?
- Hiç bagajınız var mı, efendim?
- Here is my baggage.
- İşte bagajım.
- I have a lot of baggage, so I can't walk home.
- Bir sürü bagajım var, bu yüzden eve yürüyemem.
- He helped me carry the baggage.
- Bagajı taşımam için yardım etti.
- Have you received my baggage?
- Bagajımı aldın mı?
- He doesn't carry much baggage on his trips.
- Seyahatlerinde fazla bagaj taşımaz.
- Where's your baggage?
- Bagajın nerede?
- The men loaded the baggage into the truck.
- Adamlar bagajı kamyona yükledi.
- Have you received my baggage?
- Bagajımı aldınız mı?
- He made me carry his baggage.
- O, bana bagajını taşıttı.
- I'll meet you in the baggage claims area.
- Bagaj teslim bölümünde seninle buluşacağım.
- She was kind enough to carry my baggage for me.
- Benim için bagajımı taşıyacak kadar kibardı.
- Make room for the baggage.
- Bagaj için yer açın.
- Just help me with this baggage.
- Şu bagajı taşımama yardım edin.
Show More (53)
|