zemin - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

zemin



Bedeutungen von dem Begriff "zemin" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 37 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Common Usage
zemin floor n.
zemin earth n.
zemin ground n.
General
zemin groundwork n.
zemin backcloth n.
zemin earth n.
zemin level n.
zemin strata n.
zemin stage n.
zemin mother n.
zemin backdrop n.
zemin bed n.
zemin background n.
zemin base n.
zemin mold [dialect] n.
zemin mould [dialect] [uk] n.
zemin yird n.
zemin donkey-work n.
zemin flet [dialect] n.
zemin substance n.
Idioms
zemin foothold (somewhere) n.
Technical
zemin platform n.
zemin background n.
zemin grounding n.
zemin ground n.
zemin stratum n.
zemin pavement n.
zemin floor n.
Textile
zemin floor n.
Construction
zemin soil n.
zemin floor n.
zemin flooring n.
Aeronautic
zemin surface n.
Marine
zemin foundation n.
Geography
zemin rib n.
Archaic
zemin yeard n.
zemin groundsel n.

Bedeutungen, die der Begriff "zemin" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 500 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Common Usage
zemin sınıflama sistemi soil classification system n.
General
zemin kat ground floor n.
zemin seviyesi ground level n.
sert zemin firm soil n.
açık zemin üstünde koyu renk kare desenlerden oluşmuş bir çeşit kumaş tattersall n.
abd zemin kat first floor n.
zemin kaplama floor covering n.
kuru zemin dry ground n.
yükseltilmiş zemin estrade n.
toplam zemin alanı gross floor area n.
dolgu zemin made ground n.
zemin mühendisi ground engineer n.
zemin döşeme flooring n.
zemin katı first floor n.
zemin basıncını dengeleme kalkanı earth pressure balance shield n.
zemin katı ground floor n.
zemin kaplama flooring n.
zemin döşeme floor covering n.
zemin kat first floor n.
ıslak zemin wet ground n.
zemin etüdü ground studies n.
ıslak zemin wet floor n.
zemin mühendisliği ground engineering n.
zemin planı ground plan n.
gevşek zemin loose ground n.
ortak zemin common ground n.
sabit zemin stable base n.
sabit zemin sturdy base n.
sağlam zemin stable base n.
sabit zemin solid foundation n.
sağlam zemin solid foundation n.
sağlam zemin sturdy base n.
zemin katmanı stratum n.
tabakalı zemin stratified soil n.
örselenmiş zemin disturbed soil n.
zemin tabakaları strata n.
bozuk zemin uneven surface n.
bozuk zemin uneven ground n.
bozuk zemin rough surface n.
düz zemin smooth surface n.
düz zemin flat surface n.
zemin rengi base colour n.
zemin örneği soil sample n.
zemin dokusu surface texture n.
zemin dokusu ground texture n.
zemin araştırması examination of soil n.
mevcut zemin existing grade n.
dolgu zemin filled soil n.
zemin düzleyici grader n.
zemin altı işler below-grade work n.
zemin döşeme stand-by n.
zemin gürültüsü ground noise n.
zemin düzeyi ground level n.
zemin hizası ground level n.
engebeli zemin hilly ground n.
batak zemin marshy ground n.
zemin cinsi nature of soil n.
zemin karakteri nature of soil n.
çamur zemin muddy ground n.
batak zemin swamp n.
alttaki zemin underlying soil n.
zemin altı otopark underground parking lot n.
zemin altı otopark underground car park n.
sosyal zemin social grounds n.
toprak zemin/yüzey dirt surface n.
zemin ankrajı ground anchorage n.
güçlendirilmiş zemin reinforced soil n.
zemin örtüleri floor coverings n.
zemin altı below ground n.
zemin tabakası ground layer n.
zemin tabakası surface layer n.
dolgu zemin filled land n.
zemin maddesi ground substance n.
zemin kat basement n.
giriş kat dairesi/zemin (kat) dairesi ground floor flat n.
zemin etüdü site investigation n.
çökük zemin sunken floor n.
yasal zemin legal ground n.
sağlam temel/zemin sound basis n.
kaygan zemin slippery ground n.
bulunulan katın zemin seviyesinden alçakta yapılmış sohbet köşesi conversation pit n.
meşru zemin legitimate ground n.
yasal zemin legal basis n.
buz zemin icy ground n.
(terbiye/eğitim) zemin background n.
zemin katı the downstairs n.
zemin kattan sonraki ikinci kat third story n.
zemin kattan sonraki üçüncü kat third story [brit] n.
donmuş zemin tjaele n.
toprak zemin dirt floor n.
cam zemin glass surface n.
dağcılıkta halatın sabitlendiği sağlam zemin belay n.
yana doğru giderken bir merkezin etrafında dönen atın çizdiği dairenin bulunduğu zemin volt n.
pencere pervazı ile zemin arasındaki alçak ve ince duvarın içe bakan yüzü window back n.
merkeze doğru eğimli zemin yüzeyi bowl n.
küçük bir zemin üstündeki yuvarlak veya armut şeklinde genişleme bulb n.
yapışkan zemin sticky floor n.
çıkıntılı zemin parçası linch n.
(özellikle abd donanmasında) üzerinde durulan zemin deck n.
zemin örtüsü ground cloth n.
donmuş zemin ground frost n.
zemin gürültüsü ground noise n.
zemin kat planı ground plan n.
nehir kenarındaki alçak, çimenli zemin inch [dialect] n.
zemin yükseltisi pace n.
ıslah edilmiş zemin innings n.
ahşap zemin planch [dialect] [uk] n.
ahşap zemin plancher [obsolete] n.
ahşap zemin planching n.
tahılın dövüldüğü zemin cornfloor n.
balığı kurutmak veya hazırlamak için kullanılan zemin, platform veya hazne flake n.
evden uzakta bulunan zemin outground n.
bir şeye zemin hazırlayan husus predisponent n.
zemin düzleme makinesi puddle n.
hazırlanan zemin üzerinde çizgilerin kesildiği bir harita oluşturma tekniği scribing n.
gelişim için uygun zemin seedbed n.
zemin ıslaklığı sloppiness n.
bataklık zemin slue n.
hassas zemin delicate surface n.
zemin hazırlamak (bir şey yapabilmek için) position oneself to do something v.
zemin hazırlamak pave the way for v.
zemin hazırlamak lead up to v.
zemin oluşturmak form a basis for v.
zemin hazırlamak do groundwork for v.
zemin sağlamak provide a basis for v.
zemin etüdü yapmak make a land survey v.
zemin oluşturmak form basis v.
zemin etüdü yapmak make a soil survey v.
zemin hazırlamak provide a basis v.
zemin oluşturmak provide basis v.
zemin hazırlamak give someone a ground v.
zemin hazırlamak form a basis v.
zemin hazırlamak establish a ground v.
zemin hazırlamak precipitate v.
zemin hazırlamak trigger v.
zemin yaratmak form basis v.
zemin yaratmak provide basis v.
zemin yaratmak build a foundation v.
zemin yaratmak lay a foundation v.
zemin sunmak make it possible (for somebody) to do something v.
zemin hazırlamak lay the groundwork v.
-e zemin hazırlamak pave the way for v.
zemin aramak seek platform v.
zemin aramak seek ground v.
sosyal bir felakete zemin hazırlamak pave the way for a social disaster v.
bir şeye zemin hazırlamak pave the way for v.
zemin hazırlamak set ground for v.
tutunacak zemin bulmak get a foothold v.
zemin teşkil etmek comprise a basis for v.
zemin teşkil etmek underpin v.
zemin hazırlamak catalyse v.
zemin hazırlamak catalyze v.
(yüzey veya zemin) kaplamak inlay v.
(yüzey veya zemin) süslemek inlay v.
(yüzey veya zemin) donatmak inlay v.
zemin hazırlamak prepare v.
(zemin boşluğunu) yalıtım malzemesi ile doldurmak pug v.
zemin hazırlamak predispose v.
altına zemin kazmak substruct v.
zemin rengi olmayan tintless adj.
zemin üstündeki aboveground adj.
zemin altı underfloor adj.
zemin altı underground adj.
zemin bitkileriyle kaplı undergrown adj.
beyaz zemin üstünde siyah yazılı black-and-white adj.
bataklık zemin ile nitelenen mirey adj.
zemin katta bulunan ground-floor adj.
zemin hazırlayan predisponent adj.
(ıslak zemin) bataklığa benzer soft adj.
(ıslak zemin) balçık gibi soft adj.
(ıslak zemin) dayanıksız soft adj.
bitmiş zemin seviyesinin altında bulunan subgrade adj.
yer, zemin veya toprak anlamını veren bir ön ek ge- pref.
Phrasals
(bir şeye) zemin oluşturmak become grounds for (something) v.
bir şeye zemin hazırlamak build up to something v.
(birine/kendine bir şey) için zemin hazırlamak set (someone or oneself) up for (something) v.
(bir şeye) zemin hazırlamak work up to (something) v.
Phrases
dikkat ıslak zemin caution wet floor expr.
dikkat zemin ıslak caution wet floor expr.
Idioms
kaygan zemin slippery hill n.
kaygan zemin slippery slope n.
kaygan zemin slick incline n.
kaygan zemin a slippery slope n.
yağmurdan vıcık vıcık olmuş zemin/saha a sticky wicket [uk/australia] n.
-'e zemin oluşturma grounds for n.
(bir şeye) zemin oluşturma grounds for (something) n.
bir şey için zemin hazırlamak prepare the ground for something v.
bir işin istediği gibi olması için uygun zemin hazırlamak grease the skids v.
bir şeye zemin hazırlamak set the stage for something v.
(nehir/göl/kaygan zemin) bir yerden dikkatli geçmek/yürümek pick one's way v.
zemin yoklamak see how the land lies v.
zemin hazırlamak set the scene v.
zemin hazırlamak prepare the ground v.
zemin hazırlamak pave the way for v.
(nehir/göl/kaygan zemin) bir yerden dikkatli geçmek/yürümek pick your way v.
zemin hazırlamak set the stage for v.
zemin yoklamak send up a trial balloon v.
istenen/ideal sonuca zemin hazırlamak drop into place v.
sorunlara zemin hazırlamak store up trouble for (oneself) v.
zemin bulmak find a foothold v.
zemin hazırlamak offer affordance v.
zemin hazırlamak offer affordances v.
(bir şeyde) tutunacak zemin bulmak get a foothold in (something) v.
tutunacak zemin bulmak get a toehold v.
tutunacak zemin bulmak have a foothold v.
(bir şeyde) tutunacak zemin bulmak have a foothold in (something) v.
(bir şeye) zemin/ortam hazırlamak lay the groundwork (for something) v.
(biri/bir şey için) zemin hazırlamak pave the way (for someone or something) v.
(bir şeye) zemin hazırlamak plant the seeds (of something) v.
(bir şey için) zemin hazırlamak prepare the way (for something) v.
(biri/bir şey) için uygun zemin/kolaylık sağlamak smooth the path for (someone or something) v.
(biri/bir şey) için uygun zemin/kolaylık sağlamak smooth the way for (someone or something) v.
sorunlara zemin hazırlamak store up trouble for yourself v.
Speaking
zaman ve zemin müsait değil there is not space expr.
Trade/Economic
rekabetçi zemin/ortam competitive landscape n.
zemin etüdü ground study n.
zemin mekaniği ve temel mühendisliği soil mechanics and foundation engineering n.
Law
hukuki zemin legal basis n.
hukuki zemin legal ground n.
karara zemin oluşturan judicatory adj.
Politics
ortak zemin common ground n.
politik zemin political grounds n.
siyasal zemin political grounds n.
toplumsal zemin haritası social terrain mapping n.
zemin alanı base area n.
Industry
zemin bakımı yapan işçi groundman n.
Media
kitlesel medya tarafından zemin hazırlanılan veya istismar edilen olay media event n.
Technical
akıcı zemin katmanı running stratum n.
ağır zemin heavy soil n.
akarsu ve buzul kökenli zemin soil of fluvioglacial origin n.
akıcı zemin flowing ground n.
akıcı zemin running ground n.
aktif zemin basıncı active soil pressure n.
alkalik zemin alkaline soil n.
alttaki zemin underlying soil n.
alüminli zemin aluminous earth n.
anizotropik zemin anisotropic soil n.
asidik zemin acidic soil n.
asitli zemin acid soil n.
azonal zemin azonal soil n.
batak zemin marshy ground n.
bağlayıcı zemin soil binder n.
batak zemin muddy soil n.
birleştirilmiş zemin klasifikasyonu unified soil classification n.
bozulmamış zemin natural ground n.
bilimsel zemin scientific background n.
birleştirilmiş zemin sınıflandırması unified soil classification n.
çakıllı zemin gravelly soil n.
çamurlu zemin muddy soil n.
çürük zemin loose soil n.
çürük zemin unstable soil n.
doğal zemin katmanı natural soil stratum n.
doymamış zemin unsaturated soil n.
doğal zemin yüzeyi original ground surface n.
doğal zemin natural soil n.
doygun zemin waterlogged ground n.
doymuş zemin saturated ground n.
doygun zemin saturated ground n.
dolgu zemin manmade soil n.
düzgün zemin yapısı regular soil structure n.
doymuş zemin saturated soil n.
dondurma ile zemin dengelemesi soil stabilization by freezing n.
düzensiz zemin yapısı erratic soil structure n.
doğal zemin natural ground n.
düzgünsüz zemin uneven ground n.
elverişsiz zemin tabakalaşması unfavourable soil stratification n.
erozyona uygun zemin erodible soil n.
en üstte bulunan zemin overburden n.
geçici zemin ankrajları temporary ground anchors n.
geçirimsiz zemin impervious ground n.
farklı zemin cinsleri different kinds of soil n.
geçirimsiz zemin impermeable soil n.
geçirimsiz zemin impermeable ground n.
geçirimli zemin permeable ground n.
gevşek zemin loose earth n.
göçebilir zemin collapsible soil n.
gevşek zemin loose ground n.
gevşek zemin loose soil n.
gevşetilmiş zemin loosened soil n.
gömülü zemin underlying soil n.
genleşen zemin dilatable soil n.
hakim zemin dağılımı dominant soil fraction n.
homojen zemin homogeneous soil n.
hidrolik bağlayıcı ile işleme tabi tutulmuş zemin soil treated by hydraulic binder n.
izotropik zemin isotropic soil n.
ince taneli zemin fine grained soil n.
izin verilen zemin basıncı admissible soil pressure n.
izin verilen zemin basıncı allowable soil pressure n.
inorganik zemin inorganic soil n.
kabul edilebilir zemin basıncı admissible soil pressure n.
kararsız zemin unstable ground n.
kalkerli zemin calcareous ground n.
kaba taneli zemin coarse-grained soil n.
kabul edilen zemin basıncı admissible soil pressure n.
kalıcı zemin ankrajları permanent ground anchors n.
kireç ile işleme tabi tutulmuş zemin soil treated by lime n.
kendini tutan zemin cohesive soil n.
kayalık zemin rock soil n.
kireçli balçık zemin malm n.
katranla stabilize edilmiş zemin tar stabilized soil n.
kil zemin clay soil n.
kayalık zemin rocky ground n.
killi zemin argillaceous soil n.
kayar zemin running ground n.
kaya zemin rock soil n.
katranlı zemin stabilizasyonu soil stabilization with tar n.
kireçtaşlı zemin calcareous ground n.
kumlu zemin sand ground n.
kumlu zemin sand soil n.
kötü derecelenmiş zemin poorly graded soil n.
kohezyonsuz zemin noncohesive soil n.
kohezyonsuz zemin cohesionless soil n.
kötü zemin poor subsoil n.
kohezyonlu zemin cohesive soil n.
kuru zemin üzerinde dinamik kırılma katsayısının tayini measurement of dynamic coefficient of friction on dry floor surfaces n.
mekanik zemin stabilizasyonu mechanical soil stabilization n.
müsaade edilen zemin basıncı allowable soil pressure n.
mukavemetsiz zemin non-resistant ground n.
organik zemin organic soil n.
örselenmiş zemin remolded soil n.
oyulabilen zemin soil liable to scour n.
örselenmemiş zemin undisturbed soil n.
örselenmiş zemin numunesi remolded soil sample n.
örselenmiş zemin disturbed soil n.
permeabl zemin pervious ground n.
prenkosolide zemin preconsolidated soil n.
pasif zemin basıncı passive soil pressure n.
permeabl zemin permeable ground n.
permeabl zemin permeable soil n.
sağlam zemin load-bearing ground n.
sağlam zemin load-bearing soil n.
sağlam zemin solid ground n.
rutubetli zemin numunesi wet earth sample n.
rüzgar yığıntısı zemin aeolian soil n.
sağlam zemin hard ground n.
sağlam zemin hardground n.
sağlam zemin resistant soil n.
rutubetli zemin numunesi humid soil sample n.
sıkışabilir zemin compressible ground n.
sıkıştırılmış zemin compacted soil n.
sıkı zemin hard soil n.
sıkı zemin stiff soil n.
sert zemin hard soil n.
sıkı zemin compact soil n.
sert zemin stiff soil n.
sıkıştırılmış zemin compact soil n.
sıkışabilir zemin compressible soil n.
sıkıştırılmış zemin tamped soil n.
siltli zemin silty soil n.
sert zemin hard pan n.
sıkı zemin katmanları compact soil strata n.
suya doygun zemin waterlogged soil n.
sükunetteki zemin basıncı soil pressure at rest n.
sükunetli zemin basıncı earth pressure at rest n.
stabilize zemin stabilized soil n.
taşınmış zemin transported soil n.
tabii zemin natural soil n.
tortul kil zemin residual clay soil n.
taşıyıcı zemin supporting earth n.
tabii zemin hattı natural ground surface n.
tabii zemin sathı original ground surface n.
taşıyıcı zemin supporting soil n.
tuzlu-alkali zemin saline-alkali soil n.
tabii zemin hattı original ground line n.
taşıyıcı zemin load-bearing ground n.
tabakalı zemin stratified soil n.
taşıyıcı zemin supporting ground n.
taşıyıcı zemin bearing soil n.
tabii zemin natural ground n.
tabii zemin seviyesi original ground level n.
tabii zemin original ground n.
tabakalanmış zemin stratified soil n.
tabii zemin tabakası natural soil stratum n.
tuzlu zemin saline soil n.
taşıyıcı zemin load-bearing soil n.
tabii zemin seviyesi level-original ground n.
vibratörlü zemin kompaktörü vibratory soil compactor n.
vibrasyonlu zemin sıkıştırıcı vibrating plate compactor n.
üniform zemin uniform soil n.
yarı sürekli zemin rutubet bölgesi zone of semi continuous soil moisture n.
yarı sürekli zemin rutubet zonu zone of semi continuous soil moisture n.
yaprak yapılı zemin laminated soil n.
zemin rengi base colour n.
zemin hattı ground line n.
zemin işleme floor treatment n.
zemin tepsisi floor tray n.
zemin kaması wedge of soil n.
zemin şartları natural of the soil n.
zemin sınıfı soil class n.
zemin etütleri soil reconnaissance n.
zemin izolasyonu floor insulation n.
zemin basıncı earth pressure n.
zemin suyu düzeyi groundwater level n.
zemin şişmesi soil swell n.
zemin şekillendirme ground shaping n.
zemin reaksiyonu soil reaction n.
zemin plakası desteği floor plate support n.
zemin filtresi ground filter n.
zemin kabarması land upheaval n.
zemin testleri soil testing n.
zemin suyunu toplama groundwater extraction n.
zemin kotu ground level n.
zemin tipi type of soil n.
yumuşak zemin soft soil n.
zemin sünmesi soil creep n.
zemin basıncı faktörü earth pressure factor n.
zemin suyu araştırması groundwater exploration n.
zemin etüdü soil survey n.
zemin rengi ground colour n.
zemin parçacıklarının boyutu size of soil particles n.
zemin su yükü soil water head n.
zemin taşıma gücü bearing capacity of soil n.
zemin plakası floor plate n.
zemin rutubeti soil moisture n.
zemin grubu soil group n.
zemin kütlesi earth mass n.
zemin fiziği soil physics n.
zemin baskı first print n.
zemin araştırması investigation of soil n.
zemin yoklama kapasitesi floor load capacity n.
zemin su ilişkileri soil water relations n.
zemin sathı soil surface n.
zemin sıcaklığı soil temperature n.
zemin gürültüsü background noise n.
zemin sabitleri soil constants n.
zemin basıncı dağılışı earth pressure distribution n.
zemin tabakası soil stratum n.
zemin yapısı soil structure n.
zemin fraksiyonları soil fractions n.
zemin baskı bottom printing n.
zemin stabilize edici soil stabilizer n.
zemin paneli floor panel n.
zemin emniyet gerilmesi allowable bearing value n.
zemin çıkışı floor outlet n.
zemin rutubetinin süreksizlik bölgesi zone of discontinuous soil moisture n.
zemin sıkıştırma kazığı compaction pile n.
zemin parçacıklarının şekli shape of soil particles n.
zemin malzemesi soil material n.
yoğrulmuş zemin remolded soil n.
zemin ankrajları ground anchors n.
zemin drenaj seviyesi drainage table n.
zemin sıkıştırma ekipmanı earth compaction equipment n.
zemin dataları soil data n.
zemin kotu floor level n.
zemin üstü işleri aboveground works n.
zemin yoğunluğu soil density n.
zemin işleme ve temizleme makinesi floor treatment and cleaning machine n.
zemin sıkıştırma earth compaction n.
zemin döşemesi floor mat n.
zemin karakteri natural of the soil n.
zemin şartları ground conditions n.
zemin gerilmesi soil stress n.
zemin bileşimi soil composition n.
zemin numunesi soil sample n.
zemin boyama ground dyeing n.
zemin ıslah makinesi soil stabilization machine n.
zemin kaplaması floor covering n.
zemin içinde kazığın kırılması pile breaking into the soil n.
zemin taşıma gücü supporting power of the soil n.
zemin özellikleri soil properties n.
zemin kirlenmesi deney sahasının oluşturulması floor soiling test site set-up n.
zemin taşıma yükü load capacity of the floor n.
zemin desteği ground support n.
zemin kitlesi soil mass n.
zemin analizi soil analysis n.
zemin üstü duvar above-grade wall n.
zemin klasifikasyonu soil classification n.
zemin numunesi earth sample n.
zemin seviyesi floor level n.
zemin mekaniği etütleri soil mechanical investigations n.
zemin numune alıcısı soil sampler n.
zemin tane özellikleri soil grain properties n.
zemin deseni ground design n.
zemin basıncı hattı earth pressure line n.
zemin üstü düzeyi above ground level n.
yüzeysel zemin surface soil n.
zemin etütleri subsoil exploration n.
zemin agregası özellikleri soil aggregate properties n.
zemin mukavemeti resistance of the ground n.
zemin horizonu soil horizon n.
zemin suyu durumu groundwater conditions n.
zemin ıslahı soil amendment n.
yumuşak zemin kayması mudflow n.
zemin yüzey sıcaklığı ground surface temperature n.
zemin solüsyonu soil solution n.
zemin standı floor stand n.
zemin kesme mukavemeti shearing resistance of the soil n.
yüklü zemin loaded soil n.
zemin suyu seviyesi ground water level n.
zemin seviyesinden aşağıda yol depressed roadway n.
zemin titreşimi ground vibration n.
zemin kaması soil wedge n.
zemin katı basement n.
zemin basıncı katsayısı earth pressure coefficient n.
zemin mekaniği laboratuvarı soil mechanics laboratory n.
zemin kabarması pile heave n.
zemin morfolojisi soil morphology n.
zemin seviyesi ground level n.
zemin karakteristikleri soil characteristics n.
zemin tabakası soil layer n.