Türkisch | Englisch | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | yarı çıplak | seminude adj. | ||
The women paraded around seminude. Kadınlar yarı çıplak dolaşıyordu. More Sentences |
||||
General | yarı çıplak | half-naked adj. | ||
So one would be justified in asking whether he was half-naked or half-dressed. Dolayısıyla yarı çıplak mı yoksa yarı giyinik mi olduğunu sormakta haklı olabilirsiniz. More Sentences |
||||
General | yarı çıplak | semi-nude adj. | ||
General | yarı çıplak | half-nude adj. |
Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
General | ||
General | çıplak ya da yarı çıplak kadınların müşterinin masasında yaptığı dans | table dancing n. |
General | gazete veya dergide orta sayfayı kaplayacak şekilde çıplak/yarı çıplak model yerleştirme | centerfold n. |
General | yarı çıplak veya cinsel birleşme içermeyen film vb | softcore adj. |
Colloquial | ||
Colloquial | yarı çıplak kadın fotoğrafları | cheesecake n. |
Colloquial | gazete magazin ekinde çıplak/yarı çıplak pozları çıkan model | page three girl n. |
Art | ||
Art | çıplak veya yarı çıplak dansçının yelpaze tutarak yaptığı solo dans | fan dance n. |