yakınlaşma

VerlaufSätze

Bedeutungen von dem Begriff "yakınlaşma" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 7 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General

1	General	yakınlaşma	approach n.
This is yet another area of convergence between the American and European approaches. Bu, Amerikan ve Avrupa yaklaşımları arasındaki bir başka yakınlaşma alanıdır. More Sentences
Trade/Economic

2	Trade/Economic	yakınlaşma	convergence n.
That means of course that there must be convergence in EU policy. Bu da elbette AB politikasında yakınlaşma olması gerektiği anlamına gelmektedir. More Sentences
Politics

3	Politics	yakınlaşma	rapprochement n.
This also means that the rapprochement between Turkey and the EU cannot be unilateral. Bu aynı zamanda Türkiye ile AB arasındaki yakınlaşmanın tek taraflı olamayacağı anlamına da gelmektedir. More Sentences
General

4	General	yakınlaşma	intimacy n.
5	General	yakınlaşma	instancy n.
Technical

6	Technical	yakınlaşma	imminence n.
Aeronautic

7	Aeronautic	yakınlaşma	convergency n.

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General

1	General	duygusal olarak yakınlaşma	getting emotionally close n.
2	General	duygusal yakınlık/yakınlaşma	emotional intimacy n.
3	General	yakınlaşma çabaları	advances n.
4	General	bir şeye yakınlaşma	vergency [obsolete] n.
5	General	duygusal bağın olmadığı yakınlaşma	situationship n.
6	General	pervasızca yakınlaşma	intimacy n.
7	General	bir anda bir yakınlaşma hissetmek	have/feel an instant connection v.
Politics

8	Politics	yakınlaşma programı	convergence programme n.
9	Politics	yakınlaşma politikası	convergence policy n.
Aeronautic

10	Aeronautic	yakınlaşma ve tamamlama programı	convergence and implementation programme n.
Psychology

11	Psychology	yakınlaşma korkusu	fear of intimacy n.
Meteorology

12	Meteorology	dönenceler arası yakınlaşma bölgesi	itcz (intertropical convergence zone) n.
Art

13	Art	cinsel yakınlaşma içeren	boudoir adj.

Slang

14	Slang	cinsel açıdan yakınlaşma süreci	time n.