whole body - Türkisch Englisch Wörterbuch

whole body

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Bedeutungen von dem Begriff "whole body" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 6 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
whole body n. vücudun bütünü
Swimming is good exercise for the whole body.
Yüzme vücudun bütünü için iyi bir egzersizdir.

More Sentences
whole body n. tüm vücut
Whole body vibrations cause lumbar pain, slipped discs, as well as premature degeneration of the spinal column.
Tüm vücut titreşimleri bel ağrısına, disk kaymalarına ve omurganın erken dejenerasyonuna neden olur.

More Sentences
whole body n. bütün vücut
My whole body began to shake.
Benim bütün vücudum titremeye başladı.

More Sentences
Environment
whole body n. bütün vücut
Her whole body hurt.
Bütün vücudu ağrıyor.

More Sentences
General
whole body n. vücudun tamamı
Medical
whole body n. tüm beden

Bedeutungen, die der Begriff "whole body" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 20 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
ritual ablution of the whole body n. gusül
ritual ablution of the whole body n. gusül abdesti
one's whole body n. bütün vücudu
whole-body exposure n. bütün vucut maruz kalması
Technical
exposure to whole-body vibration n. bütün vücut titreşimine maruz kalma
whole-body vibration emission value n. bütün vücudun titreşim emisyon değeri
hand arm and whole-body vibration values n. el-kol ve bütün vücut titreşim değerleri
human exposure to whole-body vibration n. insanın tüm vücut titreşimine maruz kalması
exposure to whole-body mechanical vibration and repeated shock n. mekanik titreşime ve tekrarlı şoka bütün vücudun maruz kalması
whole body imaging system n. tüm vücut görüntüleme sistemi
whole-body radiation meter n. vücut ışınımölçeri
dimensions required for openings for whole body access into machinery n. vücudun tamamının makinelere ulaşması amacıyla açıklıkların gereken boyutları
Medical
whole-body gamma-irradiation n. total vücut gama radyasyonu
Environment
whole-body radiation meter n. bütün vücut radyasyon ölçer
whole-body dose n. bütün vücut dozu
whole-body exposure n. bütün vücut maruz kalması
whole-body counter n. tam vücut sayıcısı
whole-body monitor n. tam vucut gözlemi
whole-body-protection equipment n. tam vücut korunma cihazları
whole-body dose rate n. tam vücut doz hızı