thrill - Türkisch Englisch Wörterbuch

thrill

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Bedeutungen von dem Begriff "thrill" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 21 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
thrill n. heyecan
They do it just for the thrill of it.
Bunu sadece heyecan için yapıyorlar.

More Sentences
General
thrill v. heyecanlanmak
Her recently-released short story collection thrills enthusiasts of postmodern works in Esperanto.
Yakın zamanda yayınlanan kısa öykü koleksiyonu, Esperanto dilinde postmodern eserlerin meraklılarını heyecanlandırıyor.

More Sentences
thrill v. etkilemek
The movie thrilled the entire audience.
Film bütün seyircileri etkiledi.

More Sentences
thrill v. çok sevinmek
I'm thrilled to see it.
Bunu gördüğüme çok sevindim.

More Sentences
thrill v. heyecan vermek
I can't tell you what a thrill it gave me.
Bana ne kadar heyecan verdiğini size anlatamam.

More Sentences
Literature
thrill n. gerilim
Having a family is one of life's greatest thrills.
Bir aileye sahip olmak hayatın en büyük gerilimlerinden biridir.

More Sentences
General
thrill n. titreme
thrill n. büyük heyecan
thrill n. korku
thrill n. heyecan verici hikaye
thrill n. ötüş
thrill n. şakıma
thrill v. titremek
thrill v. heyecanlandırmak
thrill v. çok heyecanlandırmak
thrill v. büyük heyecan duymak
thrill v. çok etkilenmek
thrill v. tesir etmek
Medical
thrill n. çarpıntı
Literature
thrill n. teheyyüç
Music
thrill n. aralarında birer ölçü fark olan iki tonun birbiri arasında değişimi

Bedeutungen, die der Begriff "thrill" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 44 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
thrill-seeker n. maceraperest
Oliver is a thrill-seeker.
Oliver bir maceraperest.

More Sentences
thrill-seeker n. heyecan arayan
Oliver is a thrill-seeker.
Oliver heyecan arayan biri.

More Sentences
thrill seeker n. maceraperest
thrill seeker n. heyecan arayan
thrill-seeking n. heyecan arama
thrill [obsolete] v. sivri uçlu bir aletle delmek
thrill [obsolete] v. kuvvetle fırlatmak
thrill [obsolete] v. delinmek
thrill-seeking adj. heyecan arayan
Phrasals
thrill to v. büyük heyecan duymak
thrill at v. büyük heyecan duymak
thrill (one) with (something) v. (birini bir şeyle) eğlendirmek
thrill (one) with (something) v. (birini bir şeyle) heyecanlandırmak
thrill (one) with (something) v. (birine bir şeyle) keyif vermek
thrill (one) with (something) v. (birini bir şeyle) etkilemek
thrill at (something) v. (bir şey) karşısında büyük heyecan duymak
thrill at (something) v. (bir şeyden) büyük keyif almak
thrill at (something) v. (bir şeyden) çok etkilenmek
thrill to (something) v. (bir şey) için büyük heyecan duymak
thrill to (something) v. (bir şeyden) keyif almak
thrill with v. ile eğlendirmek
thrill with v. ile heyecanlandırmak
thrill with v. ile keyif vermek
thrill with v. ile etkilemek
Colloquial
cheap thrill n. heyecanlı ama zevksiz şey
thrill killer n. öldürmekten haz alan katil
thrill killer n. öldürmekten haz duyan katil
thrill killer n. heyecan için öldüren katil
thrill killer n. zevk için öldüren katil
thrill killer n. öldürmekten keyif alan katil
Idioms
the real thrill n. asıl bomba
thrill someone to death v. birisini çok heyecanlandırmak
thrill someone to pieces v. birisini çok heyecanlandırmak
get a thrill out of something v. bir şeyi yapmaktan heyecan duymak
thrill someone to bits v. birisini çok heyecanlandırmak
thrill someone to death v. yürek hoplatmak
thrill someone to bits v. yürek hoplatmak
thrill someone to pieces v. yürek hoplatmak
thrill someone to death v. yüreğini hoplatmak
thrill someone to pieces v. yüreğini hoplatmak
thrill someone to bits v. yüreğini hoplatmak
thrill to pieces v. çok heyecanlandırmak
thrill to pieces v. yüreğini hoplatmak
thrill to pieces v. yürek hoplatmak