Englisch | Türkisch | |||
---|---|---|---|---|
Phrasals | ||||
Phrasals | take (someone or something) for (something) v. | (birini/bir şeyi başkası/başka bir şey) sanmak | ||
He is often taken for a student. Sıklıkla öğrenci sanılır. More Sentences |
||||
Phrasals | take (someone or something) for (something) v. | (birini/bir şeyi bir şeye/bir yere) götürmek | ||
Phrasals | take (someone or something) for (something) v. | (birini/bir şeyi başkasıyla/başka bir şeyle) karıştırmak | ||
Phrasals | take (someone or something) for (something) v. | (birinin/bir şeyin bir şey) olduğunu sanmak/düşünmek | ||
Phrasals | take (someone or something) for (something) v. | (birini/bir şeyi) bir şey sanmak | ||
Phrasals | take (someone or something) for (something) v. | (birini/bir şeyi bir şey) olarak düşünmek | ||
Phrasals | take (someone or something) for (something) v. | (birinin/bir şeyin bir miktar parasını) dolandırmak | ||
Phrasals | take (someone or something) for (something) v. | (birini/bir şeyi) kandırıp (bir miktar parasını) almak |