slaughter - Türkisch Englisch Wörterbuch

slaughter

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Bedeutungen von dem Begriff "slaughter" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 30 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
slaughter v. katletmek
They were slaughtered by dragons.
Ejderhalar tarafından katledildiler.

More Sentences
General
slaughter n. toplu katliam
It will prosecute the worst kind of crimes, such as genocide, mass slaughter, widespread rape and ethnic cleansing.
Soykırım, toplu katliam, yaygın tecavüz ve etnik temizlik gibi en kötü türden suçları kovuşturacaktır.

More Sentences
slaughter n. kesim
This means that in the event of future outbreaks the Commission might spend far less money on slaughter.
Bu, gelecekte salgınlar olması durumunda Komisyon'un kesim için çok daha az para harcayabileceği anlamına gelmektedir.

More Sentences
slaughter n. katliam
Surely we could have expected that the Rome Summit would have agreed an action plan to stop this slaughter.
Elbette Roma Zirvesi'nin bu katliamı durdurmak için bir eylem planı kabul etmesini bekleyebilirdik.

More Sentences
slaughter v. kesmek
We will once again abuse God's creation if we slaughter and destroy animals unnecessarily.
Hayvanları gereksiz yere keser ve yok edersek bir kez daha Tanrı'nın yaratışını kötüye kullanmış oluruz.

More Sentences
slaughter v. hayvan kesmek
I have heard that the abattoirs are simply refusing to slaughter animals.
Mezbahaların hayvanları kesmeyi reddettiklerini duydum.

More Sentences
Common Usage
slaughter n. kırım
slaughter n. kıyım
General
slaughter n. mahvetme
slaughter n. boğazlama
slaughter n. öldürme
slaughter n. katil
slaughter n. kan dökme
slaughter n. kesme (kasaplık hayvanı)
slaughter n. acımadan yıkıp yok etme
slaughter n. tamamen yok oluş
slaughter n. mutlak yenilgi
slaughter v. bozguna uğratmak
slaughter v. öldürmek
slaughter v. boğazlamak
slaughter v. katliam yapmak
slaughter v. kesmek (kasaplık hayvanı)
slaughter v. kılıçtan geçirmek
slaughter v. mahvetmek
slaughter v. toplu katliam yapmak
slaughter v. tamamen itibarsızlaştırmak
slaughter v. bütünüyle yok etmek
slaughter v. (tahvilleri) zararına satmak
Geography
slaughter n. louisiana eyaletinde yerleşim yeri
Slang
slaughter v. üzerinde karşı konulmaz bir etki bırakmak

Bedeutungen, die der Begriff "slaughter" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 44 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
slaughter a sheep v. koyun kesmek
When was the last time you slaughtered a sheep?
En son ne zaman bir koyun kestin?

More Sentences
Common Usage
slaughter house n. mezbaha
General
slaughter house n. salhane
all-out slaughter n. kitlesel kıyım
all-out slaughter n. kitlesel katliam
self-slaughter n. intihar
self-slaughter n. özkıyım
self-slaughter n. kendi canına kıyma
self-slaughter n. kendi hayatına son verme
slaughter [obsolete] n. kişileştirilmiş katliam
vehicular man slaughter v. araba ile adam öldürmek
vehicular man slaughter v. trafikte adam öldürmek
Idioms
like a lamb to the slaughter expr. kuzu gibi
like pigs to the slaughter expr. kurbanlık koyun gibi
like lambs to the slaughter expr. kuzu gibi
like pigs to the slaughter expr. kuzu kuzu
like sheep to the slaughter expr. kurbanlık koyun gibi
like a lamb to the slaughter expr. kurbanlık koyun gibi (boyun eğmek)
like lambs to the slaughter expr. kurbanlık koyun gibi (boyun eğmek)
like sheep to the slaughter expr. kurbanlık koyun gibi
like a lamb being led to (the) slaughter expr. kuzu gibi
like a lamb being led to (the) slaughter expr. kurbanlık koyun gibi (boyun eğmek)
like a lamb to the slaughter expr. kurbanlık koyun gibi (boyun eğmek, yapmak, gitmek)
like a lamb to the slaughter expr. kuzu gibi (yapmak, gitmek)
like a lamb to the slaughter expr. kuzu kuzu (yapmak, gitmek)
like lambs to the slaughter expr. kurbanlık koyun gibi (boyun eğmek, yapmak, gitmek)
like lambs to the slaughter expr. kuzu gibi (yapmak, gitmek)
like lambs to the slaughter expr. kuzu kuzu (yapmak, gitmek)
like a pig being led to (the) slaughter expr. kurbanlık koyun gibi
like a pig being led to (the) slaughter expr. kuzu kuzu
like a pig to (the) slaughter expr. kurbanlık koyun gibi
like a pig to (the) slaughter expr. kuzu kuzu
Trade/Economic
wholesale slaughter n. katliam
Law
voluntary man slaughter n. bilerek adam öldürme
Food Engineering
slaughter house n. kesimhane
slaughter house n. mezbaha
slaughter-free meat n. yapay et
Breeding
poultry slaughter n. kanatlı hayvan itlafı
mass poultry slaughter n. kanatlı hayvan itlafı
live weight at slaughter n. kesimde canlı ağırlık
calf for slaughter n. kasaplık dana
cattle for slaughter n. kasaplık sığır
obligatory slaughter n. mecburi kesim
slaughter house products n. mezbaha ürünleri