Türkisch | Englisch | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | sadece bir defa | only once adv. | ||
Tom has done that only once. Tom onu sadece bir defa yaptı. More Sentences |
Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
Idioms | ||
Idioms | tesadüfen sadece bir iki defa karşılaşıp bir daha asla karşılaşmayacak iki insan gibi | like ships that pass in the night expr. |