Türkisch | Englisch | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | sıra ile yapmak | take turns v. | ||
Tom and Mary took turns. Tom ve Mary sıra ile yaptı. More Sentences |
||||
Common Usage | ||||
Common Usage | sıra ile yapmak | alternate v. | ||
General | ||||
General | sıra ile yapmak | alternate v. |
Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
General | ||
General | bir şeyi sıra ile yapmak | steven [obsolete] v. |
Phrasals | ||
Phrasals | sıra ile/sırasıyla yapmak | change off v. |
Idioms | ||
Idioms | bir işi birisiyle sıra ile yapmak | take it in turns v. |