Türkisch - Englisch
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Englisch Synonyme
Synonyme
Über uns
Werkzeuge
Quellen
Kontakt
Einloggen / Registrieren
Licht Ausschalten
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyme
Werkzeuge
Über uns
Quellen
Kontakt
Einloggen / Registrieren
EN-TR
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Spanisch - Englisch
Französisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Verlauf
pusher
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
Bedeutungen von dem Begriff
"pusher"
im Türkisch Englisch Wörterbuch : 34 Ergebniss(e)
Kategorie
Englisch
Türkisch
General
1
General
pusher
n.
sürgü
2
General
pusher
n.
itici lokomotif
3
General
pusher
n.
fırsatçı
4
General
pusher
n.
uyuşturucu satıcısı
5
General
pusher
n.
bebek arabası
6
General
pusher
n.
itici
7
General
pusher
n.
çocuk arabası
8
General
pusher
n.
saldırgan kimse
9
General
pusher
n.
inatçı kimse
10
General
pusher
n.
ısrarcı satıcı
11
General
pusher
n.
ayak parmağı kısmında kayış bulunan sandalet
Technical
12
Technical
pusher
n.
iten şey
13
Technical
pusher
n.
itme makinesi
14
Technical
pusher
n.
parçaları itme hareketine sahip olan makine
15
Technical
pusher
n.
sürtünmeyi azaltan parçaları yerlerine itmeye yarayan saatçi aleti
16
Technical
pusher
n.
burçları yerleştirme veya çıkarmada kullanılan yumuşak metal çubuk
17
Technical
pusher
n.
ittirici çubuk
18
Technical
pusher
n.
itme botu
19
Technical
pusher
n.
işçi ekibinde ustabaşı
20
Technical
pusher
n.
şef
21
Technical
pusher
n.
yüklü arabaları lokomotifle iten madenci
22
Technical
pusher
n.
piston
23
Technical
pusher
n.
pervanesi kanadın arkasında olan uçak
24
Technical
pusher
n.
pervanesi arkaya monte edilmiş pistonlu motor
Textile
25
Textile
pusher
n.
güderi burunlu atlet çorabı
Automotive
26
Automotive
pusher
n.
arkadan itişli araç
Aeronautic
27
Aeronautic
pusher
n.
motorun arkasına yerleştirilmiş bir tür uçak pervanesi
Marine
28
Marine
pusher
n.
üçten fazla direği olan yelkenli gemide mizana direğinin arkasındaki direklerden biri
Tobacco
29
Tobacco
pusher
n.
itici
30
Tobacco
pusher
n.
sürücü
Slang
31
Slang
pusher
n.
torbacı
32
Slang
pusher
n.
uyuşturucu satıcısı
33
Slang
pusher
n.
hatun
34
Slang
pusher
n.
karı
Bedeutungen, die der Begriff
"pusher"
mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 98 Ergebniss(e)
Kategorie
Englisch
Türkisch
General
1
General
pencil pusher
n.
yazman
2
General
pill pusher
n.
eczacı
3
General
paper-pusher
n.
bürokrat
4
General
drug pusher
n.
uyuşturucu satıcısı
5
General
pedal pusher [uk]
n.
bisikletçi
6
General
pedal pusher [uk]
n.
bisikletli
7
General
pusher [uk]
n.
küçük çocukların yiyecekleri kaşığa itmede kullandığı aparat
Colloquial
8
Colloquial
chair-bound paper-pusher
n.
sandalyesinden kalkmadan sıkıcı evrak işleriyle uğraşan memur
9
Colloquial
pencil pusher
n.
masa başı çalışan kimse
Idioms
10
Idioms
a pen pusher
n.
katip
11
Idioms
a pencil pusher
n.
katip
12
Idioms
a pen pusher
n.
yazman
13
Idioms
a pencil pusher
n.
yazman
14
Idioms
a pen pusher [uk]
n.
sıkıcı masa başı bir işte çalışan kimse
15
Idioms
a pen pusher [uk]
n.
sıkıcı yazı işlerine bakan kimse
16
Idioms
a pen pusher [uk]
n.
sıkıcı evrak işlerine bakan ve pek bir yetkisi olmayan kimse
17
Idioms
a pencil pusher [us]
n.
sıkıcı masa başı bir işte çalışan kimse
18
Idioms
a pencil pusher [us]
n.
sıkıcı yazı işlerine bakan kimse
19
Idioms
a pencil pusher [us]
n.
sıkıcı evrak işlerine bakan ve pek bir yetkisi olmayan kimse
20
Idioms
a paper pusher
n.
sıkıcı masa başı bir işte çalışan kimse
21
Idioms
a paper pusher
n.
sıkıcı yazı işlerine bakan kimse
22
Idioms
a paper pusher
n.
sıkıcı evrak işlerine bakan ve pek bir yetkisi olmayan kimse
23
Idioms
paper pusher
n.
sıkıcı masa başı bir işte çalışan kimse
24
Idioms
paper pusher
n.
yazı/evrak işlerine bakan kimse
25
Idioms
paper pusher
n.
bürokrat
26
Idioms
paper pusher
n.
sıkıcı evrak işlerine bakan ve pek bir yetkisi olmayan kimse
27
Idioms
paper pusher
n.
karşılıksız çek yazan kimse
28
Idioms
paper pusher
n.
sahte çek düzenleyen kimse
29
Idioms
pencil-pusher
n.
muhakeme yürütmeden rutin şekilde çalışan memur
30
Idioms
pencil-pusher
n.
yazman
31
Idioms
pencil-pusher
n.
katip
32
Idioms
pencil-pusher
n.
sıkıcı masa başı bir işte çalışan kimse
33
Idioms
pencil-pusher
n.
sıkıcı yazı işlerine bakan kimse
Trade/Economic
34
Trade/Economic
paper-pusher
n.
yazışma/evrak işlerinden sorumlu görevli
Technical
35
Technical
pneumatic pusher
n.
havalı itici
36
Technical
pusher type furnace
n.
itici tip fırın
37
Technical
pusher-type furnace
n.
iticili fırın
38
Technical
pusher-type continuous furnace
n.
iticili sürekli fırın
39
Technical
pusher type furnace
n.
iterli fırın
40
Technical
end pusher furnace
n.
itmeli fırın
41
Technical
pusher plate
n.
itici plaka
42
Technical
crop pusher car
n.
kırpıntı itme arabası
43
Technical
coke pusher
n.
kok itme arabası
44
Technical
pneumatic pusher
n.
pnömatik itici
45
Technical
lehr pusher
n.
soğutma tüneli iticisi
46
Technical
lehr pusher
n.
soğutma tüneli yükleyicisi
47
Technical
log pusher
n.
tomruk iticisi
48
Technical
log pusher
n.
takoz iticisi
49
Technical
ingot pusher
n.
tomruk itici
Textile
50
Textile
pedal pusher
n.
kapri
51
Textile
pedal pusher
n.
baldırlarda biten kadın pantolonu
Automotive
52
Automotive
pusher axle
n.
avara aks
53
Automotive
pusher axle
n.
avare dingil
54
Automotive
pusher axle
n.
avare aks
55
Automotive
pusher engine
n.
pervanesi arkaya monte edilmiş pistonlu motor
Aeronautic
56
Aeronautic
pusher airscrew
n.
itici pervane
57
Aeronautic
pusher aircraft
n.
itici pervaneli uçak
Marine
58
Marine
pusher barge
n.
itici yük dubası
59
Marine
barge line pusher boats
n.
mavna itici tekneler
Petrol
60
Petrol
tool pusher
n.
petrol çıkarırken sondaj işlemlerini denetleyen ustabaşı
61
Petrol
tool pusher
n.
baş sondör
Tobacco
62
Tobacco
belt to wheel transfer pusher
n.
bant-çark paket sürücüsü
63
Tobacco
exit pusher
n.
çıkış sürücüsü
64
Tobacco
extractor pusher
n.
çark elevatör sürücüsü
65
Tobacco
pack pusher
n.
elevatör-kurutma bandı iticisi
66
Tobacco
two pack pusher
n.
iki paket sürücü
67
Tobacco
ten pack pusher
n.
on paket sürücüsü
68
Tobacco
pack pusher
n.
paket sürücüsü
69
Tobacco
cigarette pusher
n.
sigara sürücü
70
Tobacco
pusher block
n.
sürücü bloğu
71
Tobacco
pusher block
n.
sürücü plakası
Military
72
Military
pusher tug
n.
deniz katırı
Slang
73
Slang
cookie pusher
n.
yalaka
74
Slang
cookie pusher
n.
yağcı
75
Slang
cookie pusher
n.
dalkavuk
76
Slang
cookie pusher
n.
pohpohçu
77
Slang
cookie pusher
n.
çanak yalayıcı
78
Slang
cookie pusher
n.
tembel
79
Slang
cookie pusher
n.
miskin
80
Slang
cookie pusher
n.
üşengeç
81
Slang
cookie pusher
n.
bezgin
82
Slang
cookie pusher
n.
(kadın) garson
83
Slang
cookie pusher
n.
diplomat
84
Slang
a pen pusher
n.
aşırı sıkıcı bir işte çalışan kimse
85
Slang
a pencil pusher
n.
aşırı sıkıcı bir işte çalışan kimse
86
Slang
pill pusher [uk/australia]
n.
ilaç yazma yetkisi olan hekim
87
Slang
pill pusher [uk/australia]
n.
ilaç veren/verebilen hekim
88
Slang
street pusher
n.
torbacı
89
Slang
street pusher
n.
sokak aralarında/köşelerinde uyuşturucu satan torbacı
90
Slang
street pusher
n.
köşe başlarında uyuşturucu satan torbacı
91
Slang
street pusher
n.
açık alanda direkt müşteriye satış yapan düşük seviye uyuşturucu satıcısı
92
Slang
pill-pusher
n.
eczacı
93
Slang
pill-pusher
n.
hekim
94
Slang
pill-pusher
n.
doktor
95
Slang
pill-pusher
n.
ilaç yazma yetkisi olan hekim
96
Slang
pill-pusher
n.
ilaç veren/verebilen hekim
97
Slang
pill pusher
n.
her şeye ilaç yazan doktor
Modern Slang
98
Modern Slang
alcohol pusher
n.
bir arkadaş grubunda herkesi durmadan içirip sarhoş etmeye çalışan kimse
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of pusher
×
Term Options
Übersetzung Vorschlagen / Korrigieren
Französisch Englisch Wörterbuch
Spanisch Englisch Wörterbuch
Deutsch Englisch Wörterbuch
Englisch Synonyme Wörterbuch
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy