Türkisch | Englisch | |||
---|---|---|---|---|
Medical | ||||
Medical | psikiyatrik bozukluk | psychiatric disorder n. | ||
I've been treated for a psychiatric disorder. Bir psikiyatrik bozukluk için tedavi oldum. More Sentences |
||||
Psychology | ||||
Psychology | psikiyatrik bozukluk | psychiatric disorder n. | ||
I've been treated for a psychiatric disorder. Bir psikiyatrik bozukluk için tedavi oldum. More Sentences |
||||
Psychology | psikiyatrik bozukluk | psychiatric impairment n. |
Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
Medical | ||
Medical | ağır psikiyatrik bozukluk | severe psychiatric disturbance n. |
Medical | postpartum psikiyatrik bozukluk | postpartum psychiatric disorder n. |
Psychology | ||
Psychology | psikotik davranışlarla karakterize heterojen bir psikiyatrik bozukluk | schitzo n. |
Mental Health | ||
Mental Health | tıbbı olarak ilgi görme amacıyla sürekli hastalık belirtileri uydurma ile karakterize edilen psikiyatrik bir bozukluk | munchausen syndrome n. |