precarious

Bedeutungen von dem Begriff "precarious" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 30 Ergebniss(e)

	Kategorie	Englisch	Türkisch
Common Usage
1	Common Usage	precarious adj.	istikrarsız
As has already been mentioned, the refugees' plight remains precarious. Daha önce de belirtildiği gibi, mültecilerin durumu hala istikrarsız. More Sentences
General
2	General	precarious adj.	tehlikeli
The situation in the health sector is no less precarious. Sağlık sektöründeki durum da daha az tehlikeli değil. More Sentences
Trade/Economic
3	Trade/Economic	precarious adj.	tehlikeli
Their situation is, of course, incredibly precarious. İçinde bulundukları durum elbette son derece tehlikeli. More Sentences
4	Trade/Economic	precarious adj.	güvencesiz (iş)
To risk personal capital, in particular, is a highly precarious business. Özellikle kişisel sermayeyi riske atmak son derece güvencesiz bir iştir. More Sentences
Technical
5	Technical	precarious adj.	tehlikeli
Therefore the legally precarious situation continues to exist. Dolayısıyla yasal açıdan tehlikeli durum devam ediyor. More Sentences
General
6	General	precarious adj.	kararsız
7	General	precarious adj.	riziko
8	General	precarious adj.	asılsız
9	General	precarious adj.	riskli
10	General	precarious adj.	nazik
11	General	precarious adj.	rizikolu
12	General	precarious adj.	esassız
13	General	precarious adj.	belirsiz
14	General	precarious adj.	tutarsız
15	General	precarious adj.	şüpheli
16	General	precarious adj.	kırılgan
17	General	precarious adj.	precarium akdine ait
18	General	precarious adj.	precarium akdi ile ilgili
19	General	precarious adj.	ayni akde ait
20	General	precarious adj.	ayni akit ile ilgili
Trade/Economic
21	Trade/Economic	precarious adj.	belirsiz
22	Trade/Economic	precarious adj.	gayrimuayyen
23	Trade/Economic	precarious adj.	şüpheli
Technical
24	Technical	precarious adj.	güvenilmez
Archaic
25	Archaic	precarious adj.	isteğe bağlı
26	Archaic	precarious adj.	birinin keyfine bağlı
27	Archaic	precarious adj.	birinin takdirinde olan
28	Archaic	precarious adj.	rızaya bağlı
29	Archaic	precarious adj.	kesin olmayan
30	Archaic	precarious adj.	güven vermeyen

Bedeutungen, die der Begriff "precarious" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 9 Ergebniss(e)

	Kategorie	Englisch	Türkisch
General
1	General	precarious balance n.	istikrarsız denge
Most members of the Liberal Group can tolerate this precarious balance. Liberal Grubun çoğu üyesi bu istikrarsız dengeyi tolere edebilir. More Sentences
2	General	precarious [obsolete] adj.	sırnaşık
3	General	precarious [obsolete] adj.	ısrarcı
4	General	precarious [obsolete] adj.	yalvaran
5	General	precarious [obsolete] adj.	sülük gibi yapışan
Trade/Economic
6	Trade/Economic	precarious loan n.	alacaklının istediğinde ödenecek olan vadesiz borç
7	Trade/Economic	precarious employment n.	güvencesiz istihdam
8	Trade/Economic	precarious employment n.	sendika vb. herhangi bir yasal ya da sosyal anlamda bir güvencesi olmaksızın çalışan insanların oluşturduğu istihdam
Social Sciences
9	Social Sciences	precarious work n.	güvencesiz çalışma biçimi