out of line - Türkisch Englisch Wörterbuch

out of line

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Bedeutungen von dem Begriff "out of line" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 2 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
out of line adj. uygunsuz (söz/davranış)
His remark was really out of line.
Onun sözü gerçekten uygunsuzdu.

More Sentences
out of line adj. itaatsiz (kimse)

Bedeutungen, die der Begriff "out of line" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 27 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
step out of line v. çizginin dışına çıkmak
be out of line v. yakışıksız olmak
be out of line v. uygunsuz olmak
be out of line v. sıradan çıkmış olmak
be out of line v. yakışık almamak
get out of line v. hatalı davranmak
get out of line v. yanlış davranmak
get out of line v. çizgiyi aşmak
get out of line v. yoldan çıkmak
step out of line v. sıradan/kuyruktan çıkmak
out of line with prep. -e uymayan
Phrases
out of line with somebody/something expr. birine/bir şeye uymayan
Idioms
be way out of line with what others get v. diğerlerinden çok çok fazla/az almak
step out of line v. haylazlık/yaramazlık yapmak
step out of line v. haddini aşmak
step out of line v. kendinden bekleneni yapmamak
step out of line v. kendinden beklendiği gibi davranmamak
be out of line v. sınırını aşmak
be out of line v. uygunsuz davranmak
be out of line v. ilgi alanına girmemek
be out of line v. ilgi alanının/becerilerinin dışında olmak
you're way out of line expr. haddini aşdın
you're way out of line expr. sınırı aştın
Speaking
I guess I'm out of line expr. galiba haddimi aştım
I guess I'm out of line expr. sanırım haddimi aştım
Technical
out-of-line coding n. alan dışı kodlama
Telecom
out of area subscriber's line n. alan dışı abone hattı