Türkisch | Englisch | |||
---|---|---|---|---|
Phrasals | ||||
Phrasals | olarak tanımlamak | describe (someone or something) as (something) v. | ||
In paragraph 6, the own resources decision is described as being an organic law. 6. paragrafta öz kaynaklar kararı organik bir kanun olarak tanımlanmaktadır. More Sentences |
||||
Colloquial | ||||
Colloquial | olarak tanımlamak | identify as v. | ||
Cookie's birth assigned species is cat, but he identifies as and acts like a dog. Cookie'nin doğum türü kedi, ama kendini köpek olarak tanımlayıp köpek gibi davranıyor. More Sentences |
||||
Phrasals | ||||
Phrasals | olarak tanımlamak | describe someone or something as something v. | ||
Phrasals | olarak tanımlamak | describe as v. | ||
Phrasals | olarak tanımlamak | figure as v. | ||
Phrasals | olarak tanımlamak | portray as v. |