| Englisch | Türkisch | |||
|---|---|---|---|---|
| General | ||||
| General | mutual aid n. | karşılıklı yardım | ||
|
Indeed, mutual aid and the free exchange of ideas are part of the Internet's splendid philosophy. Gerçekten de karşılıklı yardımlaşma ve fikirlerin serbestçe paylaşımı internetin muhteşem felsefesinin bir parçasıdır. More Sentences |
||||
| Trade/Economic | ||||
| Trade/Economic | mutual aid n. | karşılıklı yardım | ||
|
Indeed, mutual aid and the free exchange of ideas are part of the Internet's splendid philosophy. Aslında, karşılıklı yardımlaşma ve fikirlerin serbestçe paylaşılması internetin muhteşem felsefesinin bir parçasıdır. More Sentences |
||||
| Military | ||||
| Military | mutual aid n. | karşılıklı yardım | ||
|
Furthermore, mutual aid is an example of living in harmony with one another instead of having conflict. Ayrıca karşılıklı yardımlaşma, çatışma yerine birbirimizle ahenk içinde yaşamanın bir örneğidir. More Sentences |
||||
| Englisch | Türkisch | |
|---|---|---|
| Trade/Economic | ||
| Trade/Economic | council for mutual economic aid n. | karşılıklı ekonomik yardım konseyi |
| Politics | ||
| Politics | mutual aid society n. | hayır derneği |
| Politics | mutual aid society n. | yardım cemiyeti |
| Politics | mutual aid society n. | yardımlaşma derneği |
| Politics | mutual aid society n. | yardım derneği |
