midair - Türkisch Englisch Wörterbuch

midair

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Bedeutungen von dem Begriff "midair" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 3 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
midair n. havanın zemine bitişik olmayıp altında katı veya sıvı yüzey bulunmayan herhangi bir bölgesi
midair adj. havada
Aeronautic
midair n. iki veya daha fazla hava-uzay aracının havada çarpışması

Bedeutungen, die der Begriff "midair" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 29 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Idioms
in midair expr. havada
As a matter of fact, he did just catch that bird in midair with his teeth.
Aslına bakarsan, o kuşu havada dişleriyle yakaladı.

More Sentences
General
midair [obsolete] n. eskiden üç bölgeye ayrılmış havanın bulut seviyesini içeren ortanca bölgesi
Colloquial
suspended in midair adj. havada asılı (bir şekilde)
Idioms
be left hanging in midair v. askıda olmak
crash in midair v. havada kaza yapmak
keep someone hanging in midair v. iki arada bir derede bırakmak
leave someone hanging in midair v. iki arada bir derede bırakmak
keep someone hanging in midair v. sürüncemede bırakmak
leave someone hanging in midair v. sürüncemede bırakmak
be left hanging in midair v. (sorun vb) çözülmemiş olmak
be left hanging (in midair) v. askıda olmak/kalmak
be left hanging (in midair) v. havada kalmak
be left hanging (in midair) v. çözümlenmemiş olmak
be left hanging (in midair) v. değinilmemiş olmak
be left hanging (in midair) v. çözümsüz kalmak
keep (one) hanging (in midair) v. (birini) doğru dürüst haberdar etmemek
keep (one) hanging (in midair) v. (birini) merakta bırakmak/koymak
keep (one) hanging (in midair) v. (birini) meraklandırmak
keep (one) hanging (in midair) v. (birini) sürüncemede bırakmak
keep (one) hanging (in midair) v. (birini) havada/askıda bırakmak
keep (one) hanging (in midair) v. (birinin) işini/durumunu yarım bırakmak
keep (one) hanging (in midair) v. (birinin) işini/durumunu belirsiz bırakmak
keep (one) hanging (in midair) v. (birinin) işini/durumunu sonuçsuz bırakmak
leave (one) hanging in midair v. (birini) habersiz bırakmak
leave (one) hanging in midair v. (birini) merakta bırakmak
leave (one) hanging in midair v. (birini) ortada bırakmak
leave (one) hanging in midair v. (birini) yarı yolda bırakmak
leave (one) hanging in midair v. (birini) havada bırakmak
Aeronautic
midair collision n. gökyüzünde çarpışma