Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
General | ||
General | kullanmayı bırakmak | disuse v. |
General | kullanmayı bırakmak | disexercise v. |
General | kullanmayı bırakmak | sink v. |
Idioms | ||
Idioms | kullanmayı bırakmak | throw something out the window v. |
Idioms | kullanmayı bırakmak | throw out the window v. |
Türkisch | Englisch | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | uyuşturucu kullanmayı bırakmak | stop using drugs v. | ||
I begged him to stop using drugs. Uyuşturucu kullanmayı bırakması için ona yalvardım. More Sentences |
||||
General | uyuşturucu kullanmayı bırakmak | break a drug addiction v. | ||
General | faydalanmayı/ yaralanmayı/ istifade etmeyi/ kullanmayı bırakmak/ kesmek/ devam etmemek | discontinue to utilize v. | ||
Phrasals | ||||
Phrasals | (telefon, bilgisayar gibi bir aleti) kullanmayı bırakmak | get off v. | ||
Phrasals | bir şeyi kullanmayı/yemeyi bırakmak | give something up v. | ||
Colloquial | ||||
Colloquial | bir anda uyuşturucu kullanmayı bırakmak | kick cold (turkey) v. | ||
Colloquial | bir anda uyuşturucu kullanmayı bırakmak | quit (something) cold turkey v. | ||
Idioms | ||||
Idioms | uyuşturucu kullanmayı bırakmak | knock the habit v. | ||
Idioms | (bir şeyi) kullanmayı bırakmak | turn away from something v. | ||
Idioms | uyuşturucu kullanmayı bırakmak | knock one's habit v. |