Türkisch - Englisch
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch Sätze
Synonyme
Sätze
Werkzeuge
Quellen
Über uns
Kontakt
Einloggen / Registrieren
Licht Ausschalten
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyme
Werkzeuge
Quellen
Über uns
Kontakt
Einloggen / Registrieren
EN-TR
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Spanisch - Englisch
Französisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch Sätze
Türkisch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Verlauf Ausblenden
Velaufsdetails
Verlauf Löschen
Verlauf :
turk.
kendilerini
Verlauf
Sätze
Bedeutungen von dem Begriff
"kendilerini"
im Englisch Türkisch Wörterbuch : 2 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
General
1
General
kendilerini
themselves
pron.
Linguistics
2
Linguistics
kendilerini
hemself
pron.
Bedeutungen, die der Begriff
"kendilerini"
mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 33 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
General
1
General
türkiye’de yaşayan gürcüler'in gürcüce olarak kendilerini adlandırdıkları isim
chveneburi
n.
2
General
kendilerini doğaüstü varlıkları yatıştırmaya adamış kuzey amerika yerlilerinin kurduğu gizli bir topluluk
medicine lodge
n.
3
General
insanların yüksek sesli rock müzik eşliğinde kendilerini çılgınca ve şiddetli bir şekilde oradan oraya savurdukları bir dans şekli
mosh
n.
4
General
(abd'nin güney kesimlerinde) kendilerini
theirself [usa]
pron.
5
General
(abd'nin güney kesimlerinde) kendilerini
theirselves [usa]
pron.
Colloquial
6
Colloquial
kendilerini göstermek
let their presence be known
v.
Idioms
7
Idioms
kendilerini kadınları tavlama taktiklerine adamış erkek topluluğu
pick-up community
n.
8
Idioms
kendilerini köşeye sıkışmış hissetmek
find themselves with their backs against the wall
v.
9
Idioms
ziyaretçilerin/misafirlerin kendilerini rahat hissetmesi için uğraşmak
lay out the welcome mat (for somebody)
v.
10
Idioms
ziyaretçilerin/misafirlerin kendilerini rahat hissetmesi için uğraşmak
put out the welcome mat (for somebody)
v.
11
Idioms
ziyaretçilerin/misafirlerin kendilerini rahat hissetmesi için uğraşmak
roll out the welcome mat (for somebody)
v.
12
Idioms
(ziyaretçilerin/misafirlerin) kendilerini rahat hissetmesi için uğraşmak
lay out the welcome mat (for somebody) [us]
v.
13
Idioms
(ziyaretçilerin/misafirlerin) kendilerini rahat hissetmesi için uğraşmak
put out the welcome mat (for somebody) [us]
v.
14
Idioms
(ziyaretçilerin/misafirlerin) kendilerini rahat hissetmesi için uğraşmak
roll out the welcome mat (for somebody) [us]
v.
Trade/Economic
15
Trade/Economic
robert merton tarafından geliştirilmiş ortak sorunları olan bireylerin kendilerini grupla birlikte açığa vurmalarını hedefleyen mülakat
focused interview
n.
16
Trade/Economic
şirket işlerinin sorumluluklarını genişletme ve çalışanları kendilerini iş tanımlarındaki şey ile sınırlandırmamaları konusunda cesaretlendirme
dejobbing
n.
Politics
17
Politics
meksika devrimi'nin lideri olan emiliano zapata'dan adını alan ve kendilerini zapata'nın ideolojik mirasçıları olarak kabul eden isyancı grup
zapatistas
n.
18
Politics
yozlaşmış ülkelerin prestijli spor organizasyonlarına ev sahipliği yaparak uluslararası arenada kendilerini modern/gelişmiş gösterme çabası
sportswashing
n.
Computer
19
Computer
internette yayınlamak amacıyla bir çiftin kendilerini çektiği fotoğraf
usie
n.
Marine
20
Marine
dalgıçların kendilerini akıntıya saldıkları dalış türü
drift diving
n.
Biology
21
Biology
dış etkenlere karşı bazı bitki organlarının kendilerini çapraz olarak ayarlama ihtimali
diatropism
n.
22
Biology
alglerin alt tabakaya kendilerini bağladıkları kök benzeri yapı
holdfast
n.
Social Sciences
23
Social Sciences
üniversite veya kolej gibi kurumlarda ötekileştirilen toplulukların kendilerini özgürce ifade edebilecekleri kucaklayıcı ortam
safe space
n.
Education
24
Education
mesleki eğitim ve öğretim kurumlarının kendi kendilerini değerlendirmeleri
self-assessment within vocational education and training (vet) institutions
n.
History
25
History
(13. ve 14. yüzyıllarda) avrupa'daki fanatik bir tarikatın tanrının gazabından kurtulmak için kendilerini kırbaçlaması
flagellantism
n.
Religious
26
Religious
kendilerini hasta bakımına adamış bir roma katolik tarikatı
alexian
n.
27
Religious
kendilerini ermenilerin gelişimlerine adamış olan, katolik kilisesi'ne ait dini bir cemaat
mechitarist
n.
28
Religious
özellikle ortaçağ'da kendilerini ve mallarını yaşadıkları manastıra sunan kimse
oblati
n.
29
Religious
münzevilerin kendilerini disipline etmek veya cezalandırmak için kırbaçlaması
flagellantism
n.
Reptiles
30
Reptiles
timsahların kışın kendilerini korumak için girdikleri uyku evresi
brumation
n.
Entomology
31
Entomology
kendilerini kaplayan beyaz yünümsü bir sıvı salgılayıp iğne yapraklı ağaçlara zararlı olan, adelges cinsinden olan iki yaprak biti türü
woolly adelgid
n.
Slang
32
Slang
mahkumların kendilerini siper ederek mahkum arkadaşının sevgilisiyle cinsel ilişkiye girmesini sağlamaları
hot rail
n.
Modern Slang
33
Modern Slang
kendilerini ana akım ve aşırı muhafazakarların dışarısından tutan sağcı politik hareket
alt-lite
n.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of kendilerini
×
Term Options
Übersetzung Vorschlagen / Korrigieren
Französisch Englisch Wörterbuch
Spanisch Englisch Wörterbuch
Deutsch Englisch Wörterbuch
Englisch Synonyme Wörterbuch
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy