Türkisch | Englisch | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | karmaşıklaştırmak | complicate v. | ||
We should therefore avoid complicating matters. Bu nedenle meseleleri karmaşıklaştırmaktan kaçınmalıyız. More Sentences |
||||
General | karmaşıklaştırmak | be tousled v. | ||
General | karmaşıklaştırmak | elaborate v. | ||
General | karmaşıklaştırmak | hackney v. | ||
General | karmaşıklaştırmak | complex v. | ||
General | karmaşıklaştırmak | complexify v. | ||
General | karmaşıklaştırmak | intrigue [obsolete] v. | ||
General | karmaşıklaştırmak | involve v. | ||
General | karmaşıklaştırmak | fog v. | ||
Archaic | ||||
Archaic | karmaşıklaştırmak | ravel v. | ||
Archaic | karmaşıklaştırmak | intricate v. |
Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
General | ||
General | konuyu daha da karmaşıklaştırmak | complicate matter further v. |
Idioms | ||
Idioms | işleri (bir şeyleri) karmaşıklaştırmak/ daha karmaşık hale getirmek | make a production of something v. |
Idioms | işleri (bir şeyleri) karmaşıklaştırmak/ daha karmaşık hale getirmek | make a production out of something v. |
Idioms | '-i karmaşıklaştırmak | make a production of v. |