Englisch | Türkisch | |||
---|---|---|---|---|
Common Usage | ||||
Common Usage | intensify v. | yoğunlaştırmak | ||
It is important that the information campaigns, which are to be intensified later this summer, are successfully managed. Bu yaz yoğunlaştırılacak olan bilgilendirme kampanyalarının başarılı bir şekilde yönetilmesi önemlidir. More Sentences |
||||
General | ||||
General | intensify v. | şiddetlenmek | ||
It is unavoidable that the fighting will intensify. Çatışmaların şiddetlenmesi kaçınılmaz. More Sentences |
||||
General | intensify v. | yoğunlaşmak | ||
This uncertainty and lack of information about enlargement only serves to intensify these negative feelings. Genişleme konusundaki bu belirsizlik ve bilgi eksikliği sadece bu olumsuz duyguların yoğunlaşmasına hizmet etmektedir. More Sentences |
||||
General | intensify v. | pekiştirmek | ||
General | intensify v. | kuvvetlendirmek | ||
General | intensify v. | koyulaştırmak | ||
General | intensify v. | şiddetlendirmek | ||
General | intensify v. | güçlendirmek | ||
General | intensify v. | azışmak | ||
General | intensify v. | artırmak | ||
General | intensify v. | derinleşmek | ||
Technical | ||||
Technical | intensify v. | daha şiddetli yapmak | ||
Technical | intensify v. | şiddetini arttırmak | ||
Automotive | ||||
Automotive | intensify v. | güçlendirmek |
Englisch | Türkisch | |
---|---|---|
General | ||
General | intensify abrubtly v. | birden yoğunluk kazanmak |
General | intensify suddenly v. | birden yoğunluk kazanmak |
General | suddenly intensify v. | birden yoğunluk kazanmak |
Technical | ||
Technical | intensify abruptly v. | birden yoğunluk kazanmak |