| Englisch | Türkisch | |||
|---|---|---|---|---|
| General | ||||
| General | hypothesize v. | varsaymak | ||
|
He hypothesizes that there might be a ninth planet in the Solar System. Güneş Sistemi'nde dokuzuncu bir gezegen olabileceğini varsayıyor. More Sentences |
||||
| General | hypothesize v. | hipotez kurmak | ||
| General | hypothesize v. | varsayımda bulunmak | ||
| General | hypothesize v. | farz etmek | ||
| General | hypothesize v. | sanmak | ||
| General | hypothesize v. | zannetmek | ||
| General | hypothesize v. | önermek | ||
| General | hypothesize v. | hipotez oluşturmak | ||
| Medical | ||||
| Medical | hypothesize v. | hipotez kurmak | ||
| Englisch | Türkisch | |
|---|---|---|
| General | ||
| General | hypothesize about v. | hipotez öne sürmek |
| Phrasals | ||
| Phrasals | hypothesize about v. | varsayımda bulunmak |
| Phrasals | hypothesize on v. | varsayımda bulunmak |
| Phrasals | hypothesize about (something) v. | (bir şey) hakkında hipotez öne sürmek |
| Phrasals | hypothesize about (something) v. | (bir şey) hakkında varsayımda bulunmak |
| Phrasals | hypothesize on (something) v. | (bir şey) hakkında hipotez öne sürmek |
| Phrasals | hypothesize on (something) v. | (bir şey) hakkında varsayımda bulunmak |
