harcama

Bedeutungen von dem Begriff "harcama" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 21 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
Common Usage
1	Common Usage	harcama	spending n.
The reason is that it contains fixed budget items, together with guidelines on agricultural spending. Bunun nedeni, tarımsal harcamalara ilişkin kılavuz ilkelerle birlikte sabit bütçe kalemlerini içermesidir. More Sentences
2	Common Usage	harcama	expense n.
He traveled at the expense of the company. Şirketin harcamasıyla gezi yaptı. More Sentences
General
3	General	harcama	expenditure n.
Government expenditure on education has increased threefold. Hükümetin eğitim harcamaları üç kat arttı. More Sentences
4	General	harcama	payment n.
The most serious problem in administering the EU budget is outstanding commitments and unused payment appropriations. AB bütçesinin idaresindeki en ciddi sorun, ödenmemiş taahhütler ve kullanılmayan harcama ödenekleridir. More Sentences
Trade/Economic
5	Trade/Economic	harcama	spending n.
Spending should create the necessary conditions for lasting growth, employment, security and solidarity. Harcamalar kalıcı büyüme, istihdam, güvenlik ve dayanışma için gerekli koşulları yaratmalıdır. More Sentences
6	Trade/Economic	harcama	expenditure n.
The aim is to keep Parliament's share of administrative expenditure below 20%. Parlamentonun idari harcamalardaki payının %20'nin altında tutulması hedeflenmektedir. More Sentences
General
7	General	harcama	expense n.
8	General	harcama	expending n.
9	General	harcama	consumption n.
10	General	harcama	wastage n.
11	General	harcama	expensing n.
12	General	harcama	outlay n.
13	General	harcama	disbursement n.
14	General	harcama	using up n.
15	General	harcama	dispense [obsolete] n.
Idioms
16	Idioms	harcama	purse strings n.
Trade/Economic
17	Trade/Economic	harcama	expense n.
18	Trade/Economic	harcama	disbursement n.
19	Trade/Economic	harcama	outlay n.
Law
20	Law	harcama	disbursement n.
Archaic
21	Archaic	harcama	disburse n.

Bedeutungen, die der Begriff "harcama" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 255 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	aylık harcama	monthly expense n.
We have to cut down our monthly expenses. Aylık harcamalarımızı kısmak zorundayız. More Sentences
2	General	enerji harcama	energy n.
However, I do not know how much energy was put into the issue of sustainable development. Bununla birlikte sürdürülebilir kalkınma konusuna ne kadar enerji harcandığını bilmiyorum. More Sentences
3	General	harcama yapmak	spend v.
I want to improve the quality of the spending, not just achieve the spending. Ben sadece harcama yapmak değil, harcamanın kalitesini de arttırmak istiyorum. More Sentences
4	General	fazla harcama yapmak	spend too much v.
That way, you're not spending too much at once. Bu şekilde, bir kerede çok fazla harcama yapmazsınız. More Sentences
5	General	aşırı harcama yapmak	overspend v.
When you travel abroad, you feel very expansive, and it's easy to overspend in a mood like that. Yurt dışına seyahat ettiğinizde taşkın bir ruh haliniz olur ve böyle bir ruh hali içinde aşırı harcama yapmak kolaydır. More Sentences
Trade/Economic
6	Trade/Economic	cari harcama	current expenditure n.
Specifically, we need to identify current expenditure resulting from enlargement. Özellikle genişlemeden kaynaklanan cari harcamaları belirlememiz gerekmektedir. More Sentences
7	Trade/Economic	harcama kesintisi	spending cut n.
We need spending cuts now. Harcama kesintilerine şimdi ihtiyacımız var. More Sentences
8	Trade/Economic	toplam harcama	total expenditure n.
Total expenditure of all EU countries in the area of defence and security amounts to 50% of that of the United States. Tüm AB ülkelerinin savunma ve güvenlik alanındaki toplam harcamaları ABD'ninkinin %50'si kadardır. More Sentences
9	Trade/Economic	yapılan harcama	expenditures made n.
The budget account contained only the expenditure made in a given year. Bütçe hesabı yalnızca belirli bir yıl içinde yapılan harcamaları içeriyordu. More Sentences
Politics
10	Politics	zorunlu olmayan harcama	non-compulsory expenditure n.
Under those conditions, compulsory and non-compulsory expenditure would disappear. Bu koşullar altında zorunlu ve zorunlu olmayan harcamalar ortadan kalkacaktır. More Sentences
Military
11	Military	askeri harcama	military expenditure n.
We simply have to be prepared to consult among ourselves on where we should concentrate our military expenditure. Askeri harcamalarımızı nereye yoğunlaştırmamız gerektiği konusunda kendi aramızda istişare etmeye hazır olmalıyız. More Sentences
General
12	General	boşa harcama	squander n.
13	General	emek harcama	endeavouring n.
14	General	idareli harcama	economising n.
15	General	boşa harcama	wastage n.
16	General	müsrif bir şekilde harcama	wantoning n.
17	General	emek harcama	endeavoring n.
18	General	kapı (harcama)	cause n.
19	General	pervasızca harcama yapan	freespender n.
20	General	boşa harcama	extravagance n.
21	General	boşa harcama	waste n.
22	General	boşa harcama	wasting n.
23	General	harcama kodu	expense code n.
24	General	harcama türü	expense type n.
25	General	harcama ayrıntıları	expense details n.
26	General	harcama raporu	expense report n.
27	General	harcama toplamı	expense totals n.
28	General	harcama tarihi	expense date n.
29	General	harcama miktarı	expense amount n.
30	General	gereksiz harcama	unnecessary expense n.
31	General	gereksiz harcama	waste of money n.
32	General	düşünmeden harcama yapan	big spender n.
33	General	güç harcama	exertion n.
34	General	epey para harcama	splurge n.
35	General	idareli harcama	economizing n.
36	General	küçük harcama	incidental expense n.
37	General	aşırı/fazla harcama	overspending n.
38	General	harcama limiti	spending limit n.
39	General	boşa zaman harcama	timewasting n.
40	General	zaman harcama	timewasting n.
41	General	boşa zaman harcama	time-wasting n.
42	General	zaman harcama	time-wasting n.
43	General	yiyecek ve içeceğe aşırı para harcama	abligurition n.
44	General	kişisel masraf, harcama	outgoing n.
45	General	gayret harcama	effort n.
46	General	emek harcama	endeavourment n.
47	General	az harcama	underspending n.
48	General	gücünün yettiğinden az harcama	underspending n.
49	General	boşa harcama	unthrift n.
50	General	hesapsızca harcama	lavishing n.
51	General	hesapsızca harcama	lavishment n.
52	General	aşırı harcama	high life n.
53	General	aşırı harcama	highlife n.
54	General	planlanmış harcama veya ifraz olarak alıkonan şey	holdback n.
55	General	uygunsuz harcama	mispense n.
56	General	boşa harcama	mispense n.
57	General	uygunsuz harcama	misspense [obsolete] n.
58	General	boşa harcama	misspense [obsolete] n.
59	General	düşünmeden harcama	rioting n.
60	General	planlanmış harcama veya ifraz olarak alıkonan veya tutulan bir şey	holdback n.
61	General	zaman harcama	offput n.
62	General	küçük harcama	incidental n.
63	General	(para dışında bir şeyi) uzun vadeli bir vizyona harcama	investment n.
64	General	fiziksel güç harcama	physical exertion n.
65	General	önemsiz harcama	incidental expense n.
66	General	sarf etme, harcama	expenditure n.
67	General	aşırı harcama yapmak	have money to burn v.
68	General	yüklü harcama yapmak	spend excessively v.
69	General	yüklü harcama yapmak	spend lavishly v.
70	General	fazla harcama yapmak	spend at a high rate v.
71	General	fazla harcama yapmak	lavish money on v.
72	General	fazla harcama yapmak	overspend v.
73	General	harcama kaydetmek	expense off v.
74	General	harcama yapmak	outlay v.
75	General	çok harcama yapmak	outspend v.
76	General	dikkatli harcama yapan	frugal adj.
Phrasals
77	Phrasals	bir şey için harcama yapmak	fork out money (for something) v.
78	Phrasals	bir şey için harcama yapmak	fork money out (for something) v.
79	Phrasals	bir şey için harcama yapmak	fork over (some money) v.
80	Phrasals	bir şey için harcama yapmak	fork (some money) over v.
81	Phrasals	bir şey için harcama yapmak	lay out (money) for something v.
82	Phrasals	bir şey için harcama yapmak	shell out (money) for something v.
83	Phrasals	bir şey için harcama yapmak	shell (money) out for something v.
Phrases
84	Phrases	saçma yerlere para harcama	ducks and drakes n.
85	Phrases	enerjini boşa harcama paran cebinde kalsın	save your energy save your money expr.
Colloquial
86	Colloquial	boşuna vakit harcama	fire drill n.
87	Colloquial	bir şehirde fazla harcama yapan turist veya tatilci	visiting fireman n.
88	Colloquial	ekstra harcama parası	mad money n.
89	Colloquial	para harcama isteği	squandermania n.
90	Colloquial	para harcama bağımlılığı	squandermania n.
Idioms
91	Idioms	boşa nefes harcama	a waste of breath n.
92	Idioms	bilerek/kasten vaktini boşa harcama	merry dance n.
93	Idioms	eşcinsel camianın toplu harcama/alım gücü	pink money n.
94	Idioms	boşa çaba harcama	plowing water n.
95	Idioms	zamanını boşa harcama	plowing water n.
96	Idioms	olmayacak bir şey için vaktini harcama/çabalama	plowing water n.
97	Idioms	savunma harcamalarının eğitim ve sağlık gibi barış zamanı harcama kalemlerine aktarılması	a peace dividend n.
98	Idioms	savunma harcamalarının eğitim ve sağlık gibi barış zamanı harcama kalemlerine aktarılması	the peace dividend n.
99	Idioms	büyük (bir) harcama	a big-ticket item n.
100	Idioms	büyük harcama	big-ticket item n.
101	Idioms	para harcama isteği duymak	have money burning a hole in (one's) pocket v.
102	Idioms	yarın yokmuş gibi harcama yapmak	throw (one's) money about v.
103	Idioms	azar azar harcama yaptırarak mali açıdan güç durumda bırakmak	nickel-and-dime someone to death v.
104	Idioms	(harcama, gider) çok fazla kısmak	pare (something) to the bone v.
105	Idioms	azar azar harcama yaptırarak mali açıdan güç durumda bırakmak	nickel and dime [us] v.
106	Idioms	azar azar harcama yaptırarak (birini) mali açıdan güç durumda bırakmak	nickel and dime (one) v.
107	Idioms	azar azar harcama yaptırarak (birini) mali açıdan güç durumda bırakmak	nickel and dime (one) to death v.
108	Idioms	azar azar harcama yaptırarak (birini) mali açıdan güç durumda bırakmak	nickel and dime someone (to death) v.
109	Idioms	boşa zaman harcama	don't let the grass grow under your feet expr.
110	Idioms	boşa zaman harcama	don't let the grass grow under one's feet expr.
Speaking
111	Speaking	boşa harcama!	don't blow it! expr.
112	Speaking	nefesini boşa harcama	don't waste your breath expr.
113	Speaking	suyu boşa harcama	don't waste the water expr.
114	Speaking	zamanımı boşa harcama	don't waste my time expr.
115	Speaking	zamanını boşa harcama	don't waste your time expr.
Trade/Economic
116	Trade/Economic	şirket kasasında her türlü harcama için bulunan nakit para (maaş, masraf, temettü vb.)	cash flow n.
117	Trade/Economic	asgari harcama sepeti	minimum expenditure basket n.
118	Trade/Economic	açığa dayalı harcama	deficit spending n.
119	Trade/Economic	belirli bir yılda kesinleşen kamu gelir ve harcama rakamları	actual budget n.
120	Trade/Economic	cebinden harcama	out-of-pocket expense n.
121	Trade/Economic	cepten yapılan harcama	out-of-pocket expense n.
122	Trade/Economic	cepten harcama	out-of-pocket cost n.
123	Trade/Economic	cepten harcama	out-of-pocket expense n.
124	Trade/Economic	cepten yapılan harcama	out-of-pocket expenditure n.
125	Trade/Economic	cebinden harcama	out-of-pocket cost n.
126	Trade/Economic	cebinden harcama	out-of-pocket expenditure n.
127	Trade/Economic	cepten yapılan harcama	out-of-pocket cost n.
128	Trade/Economic	cepten harcama	out-of-pocket expenditure n.
129	Trade/Economic	dolaysız harcama	direct expense n.
130	Trade/Economic	dönemsel harcama	expenditure of exercise n.
131	Trade/Economic	esnek harcama hesabı	flexible spending account (fsa) n.
132	Trade/Economic	gelir tahminleri ile harcama planını içeren bütçe	ex-ante budget n.
133	Trade/Economic	farklı kaynaklardan gelen gelir ve harcama akımlarının bir araya toplanarak genel miktara ulaşma	aggregation n.
134	Trade/Economic	gayri safi milli harcama	gross national expenditure n.
135	Trade/Economic	gayrisafi milli harcama	gross national expenditure n.
136	Trade/Economic	faiz dışı harcama	primary expenditure n.
137	Trade/Economic	genişletici harcama politikası	expansionary expenditure policy n.
138	Trade/Economic	gereksiz harcama	boondoggle n.
139	Trade/Economic	genel harcama vergisi	general expenditure tax n.
140	Trade/Economic	harcama kısıcı politikalar	expenditures-dampening policies n.
141	Trade/Economic	harcama taahhütleri	commitments for expenditure n.
142	Trade/Economic	hayatta kalma asgari harcama sepeti	survival minimum expenditure basket n.
143	Trade/Economic	harcama değiştirici politikalar	expenditure changing policies n.
144	Trade/Economic	harcama getirisi	value for money n.
145	Trade/Economic	harcama kalıbı	spending pattern n.
146	Trade/Economic	harcama listesi	list of spending n.
147	Trade/Economic	harcama sapması	useful life n.
148	Trade/Economic	harcama politikası	spending policy n.
149	Trade/Economic	harcama indirimi	outlay expiration n.
150	Trade/Economic	harcama miktarını değiştirici politikalar	expenditure changing policies n.
151	Trade/Economic	harcama yetkilisi	spending authority n.
152	Trade/Economic	harcama vergisi	expenditure tax n.
153	Trade/Economic	harcama sapması	spending variance n.
154	Trade/Economic	harcama yetkilisi	authorizing officer n.
155	Trade/Economic	harcama yetkilisi	authorising officer n.
156	Trade/Economic	harcama planı	expenditure plan n.
157	Trade/Economic	harcama seviyesi	spending level n.
158	Trade/Economic	harcama yükümlülükleri	spending responsibilities n.
159	Trade/Economic	harcama kaydırtıcı politikalar	expenditure switching policies n.
160	Trade/Economic	harcama kalemi	spending item n.
161	Trade/Economic	harcama seviyesi	level of spending n.
162	Trade/Economic	harcama alışkanlığı	spending habit n.
163	Trade/Economic	harcama belgeleri listesi	list of expenditures documents n.
164	Trade/Economic	harcama açığı ve fazlası bulunan kuruluşlar arasında mali aracıların yardımı olmadan doğrudan sağlanan ilişki	disintermediation n.
165	Trade/Economic	harcama listesi	list of expenses n.
166	Trade/Economic	harcama kaydına politikalar	expenditure switching policies n.
167	Trade/Economic	harcama yaklaşımı	expenditure approach n.
168	Trade/Economic	harcama pusulası	spending bill n.
169	Trade/Economic	harcama hesabı	spending account n.
170	Trade/Economic	harcama planı	spending plan n.
171	Trade/Economic	harcama listesi	spending list n.
172	Trade/Economic	harcama kartı	charge card n.
173	Trade/Economic	harcama listesi	expense list n.
174	Trade/Economic	harcama sapması	usage variance n.
175	Trade/Economic	harcama büyümesi	expenditure growth n.
176	Trade/Economic	harcama kalemi	expense item n.
177	Trade/Economic	harcama emri	expenditure order n.
178	Trade/Economic	harcama hesabı	expense account n.
179	Trade/Economic	harcama azaltıcı politikalar	expenditure reducing policies n.
180	Trade/Economic	insanın cebinden yaptığı harcama	out-of-pocket expense n.
181	Trade/Economic	işletme faaliyetlerine ilişkin harcama	operational expenditure n.
182	Trade/Economic	iktisadi bir gelir getirmeyen harcama	waste n.
183	Trade/Economic	insanın cebinden yaptığı harcama	out-of-pocket expenditure n.
184	Trade/Economic	isteğe bağlı harcama gücü	discretionary spending power n.
185	Trade/Economic	işletme faaliyetlerine ilişkin harcama	operating expenditure n.
186	Trade/Economic	insanın cebinden yaptığı harcama	out-of-pocket cost n.
187	Trade/Economic	kamu hizmetleri için çeşitli harcama fasıllarına konulan paralar	allowance n.
188	Trade/Economic	kişi başına harcama	per capita expenditure n.
189	Trade/Economic	kişisel harcama vergisi	personal expenditure tax n.
190	Trade/Economic	kredi kartları harcama limiti taahhütleri	credit cards limit commitments n.
191	Trade/Economic	marjinal harcama eğilimi	marginal propensity to spend n.
192	Trade/Economic	net toplam harcama	net aggregate expenditure n.
193	Trade/Economic	parasal harcama	current expenditure n.
194	Trade/Economic	planlı harcama	planned expenditure n.
195	Trade/Economic	projeden gelir elde edilebilmesi için önce bir miktar harcama yapmanın gerekli olması	pump priming n.
196	Trade/Economic	para harcama alışkanlıkları	spending habits n.
197	Trade/Economic	savunma harcamalarını eğitim ve sağlık gibi barış zamanı harcama kalemlerine aktarılması	peace dividend n.
198	Trade/Economic	sınırsız harcama yetkisi	carte blanche n.
199	Trade/Economic	toplam harcama tutarı	total expenditure amount n.
200	Trade/Economic	toplam harcama yaklaşımı	absorption approach n.
201	Trade/Economic	toplam harcama tutarı	total expense amount n.
202	Trade/Economic	toplam harcama	total spending n.
203	Trade/Economic	tahsil edilebilen harcama	recoverable cost n.
204	Trade/Economic	tüketicinin harcama alışkanlıkları	consumers' spending habits n.
205	Trade/Economic	tamamlanan harcama	exhaustive expenditure n.
206	Trade/Economic	toplam harcama tutarı	total expenditure made n.
207	Trade/Economic	tahsil edilebilen harcama	recoverable expenditure n.
208	Trade/Economic	vergiden düşebilir harcama/gider	tax-deductible expense n.
209	Trade/Economic	üretim harcama yaklaşımı	output-expenditure approach n.
210	Trade/Economic	üretken harcama	productive expenditure n.
211	Trade/Economic	ülke içi harcama	domestic spending n.
212	Trade/Economic	yapılan toplam harcama	total expenditure made n.
213	Trade/Economic	yurtiçi harcama	domestic expenditure n.
214	Trade/Economic	yıllık harcama	annual expenditure n.
215	Trade/Economic	fazla yakıt harcama vergisi	gas-guzzler tax n.
216	Trade/Economic	denk bütçeyi destekleyen, harcama kesintilerini veya vergi artışlarını borçlanmaya tercih eden ve serbest piyasayı teşvik eden kimse	conservative [uk] n.
217	Trade/Economic	günlük harcama sınırı	per diem n.
218	Trade/Economic	devlet harcama ve vergilendirmelerindeki ani değişikliklerin ülke ekonomisinde derin etki yaratması	fiscal cliff n.
219	Trade/Economic	sabit harcama	fixed charge n.
220	Trade/Economic	sabit harcama	fixed cost n.
221	Trade/Economic	aşırı harcama	surplusage n.
222	Trade/Economic	gelirden daha fazla harcama gösteren	negative adj.
223	Trade/Economic	ihtiyaç veya maliyet açısından gerekçelendirilmiş (harcama kalemi)	zero-base adj.
Politics
224	Politics	harcama belgeleri	vouchers n.
225	Politics	harcama sonrası iç mali denetim	ex-post internal audit n.
226	Politics	harcama sonrası dış mali denetim	ex post external audit n.
227	Politics	harcama öncesi kontrol	ex-ante control n.
228	Politics	hükümetin harcama ve vergilendirme politikaları	the government’s spending and taxing policies n.
229	Politics	harcama sonrası denetim yapan birim	ex post financial audit body n.
230	Politics	harcama sonrası denetim yapan birim	ex-post financial audit body n.
231	Politics	idari harcama	administrative cost n.
232	Politics	idari harcama	overhead n.
233	Politics	idari harcama	administrative expense n.
234	Politics	konjonktür karşıtı harcama	countercyclical spending n.
235	Politics	zorunlu harcama	compulsory expenditure n.
236	Politics	yerel harcama	domestic spending n.
Technical
237	Technical	harcama komutu	waste instruction n.
238	Technical	harcama fonksiyonunun güç analizi	power analysis of spending function n.
239	Technical	özgül harcama	specific consumption n.
240	Technical	yakıt harcama	fuel consumption n.
Computer
241	Computer	çift harcama	double spending n.
242	Computer	mükerrer harcama	double spending n.
243	Computer	harcama kodu no	expense code id n.
244	Computer	harcama kodları	expense codes n.
245	Computer	harcama rap ları	exp rpt descr n.
246	Computer	harcama no	expense id n.
247	Computer	harcama raporu	exp rpt name n.
248	Computer	harcama komutu	waste instruction n.
249	Computer	yer harcama	wasting space n.
Automotive
250	Automotive	hava harcama	air consumption n.
Medical
251	Medical	güç harcama	exertion n.
Military
252	Military	harcama sonu kontrolü	post-audit n.
Slang
253	Slang	hayranı olduğu şey için aşırı derecede harcama/yatırım yapan kişi	fandom trash n.
254	Slang	aptalca bir iş için zaman harcama	monkey business [us] n.
255	Slang	aptalca bir iş için çaba harcama	monkey business [us] n.