Englisch | Türkisch | |||
---|---|---|---|---|
Geography | ||||
Geography | gaza n. | gazze | ||
I would quote Gaza as an example. Örnek olarak Gazze'den alıntı yapmak istiyorum. More Sentences |
||||
Geography | gaza n. | akdeniz kıyısı yakınında bulunan bir filistin şehri |
Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
General | ||
General | gaza | holy war n. |
Englisch | Türkisch | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | gaza strip n. | gazze şeridi | ||
Then came the deployment of Israeli tanks in Ramallah and in the north of the Gaza Strip. Ardından İsrail tanklarının Ramallah'a ve Gazze Şeridi'nin kuzeyine konuşlandırılması geldi. More Sentences |
||||
Politics | ||||
Politics | gaza strip n. | gazze şeridi | ||
Then came the deployment of Israeli tanks in Ramallah and in the north of the Gaza Strip. Ardından İsrail tanklarının Ramallah'ta ve Gazze Şeridi'nin kuzeyinde konuşlandırılması geldi. More Sentences |
||||
Politics | gaza border n. | gazze sınırı |