fulfill

Bedeutungen von dem Begriff "fulfill" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 18 Ergebniss(e)

	Kategorie	Englisch	Türkisch
Common Usage
1	Common Usage	fulfill v.	yerine getirmek
Therefore, these poor beings get over many hardships and fulfill their requirements. Bu nedenle, bu zavallı varlıklar birçok zorluğun üstesinden gelir ve gereksinimlerini yerine getirir. More Sentences
General
2	General	fulfill v.	gidermek
Those who ignore rather than fulfill their need for sleep will soon encounter serious effects on their health. Uyku ihtiyacını gidermek yerine ihmal edenler, sonrasında ciddi sağlık sorunlarıyla karşılaşacaklardır. More Sentences
3	General	fulfill v.	karşılamak
Believe me, I eat and drink quite enough to fulfill my needs. İnanın bana, ihtiyaçlarımı karşılayacak kadar yiyor ve içiyorum. More Sentences
4	General	fulfill v.	yerine getirmek
It is impossible to fulfill all desires at once fully. Tüm arzuları anında tam olarak yerine getirmek mümkün değildir. More Sentences
5	General	fulfill v.	gerçekleştirmek
Having made an unwavering decision, he started to make plans to fulfill his dreams. Kesin bir karar verdikten sonra hayallerini gerçekleştirmek için planlar yapmaya başladı. More Sentences
6	General	fulfill v.	ifa etmek
Let us make a supreme effort and, conscious of our duty, fulfill our destiny on this earth. Üstün bir çaba gösterelim ve görevimizin bilincinde olarak bu dünyadaki kaderimizi ifa edelim. More Sentences
Technical
7	Technical	fulfill v.	yerine getirmek
Let us make a supreme effort and, conscious of our duty, fulfill our destiny on this earth. Üstün bir çaba gösterelim ve görevimizin bilincinde olarak bu dünyadaki yazgımızın gereğini yerine getirelim. More Sentences
General
8	General	fulfill v.	uygulamak
9	General	fulfill v.	içindeki potansiyelini kendini tatmin edecek bir şekilde kullanmak (insan)
10	General	fulfill v.	tamamlamak
11	General	fulfill v.	bitirmek
12	General	fulfill v.	icra etmek
13	General	fulfill v.	yapmak
14	General	fulfill v.	meydana getirmek
15	General	fulfill v.	tatmin etmek
16	General	fulfill v.	gerekeni yapmak
Law
17	Law	fulfill v.	ifa etmek
Technical
18	Technical	fulfill v.	yapmak

Bedeutungen, die der Begriff "fulfill" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 33 Ergebniss(e)

	Kategorie	Englisch	Türkisch
General
1	General	fulfill one's goal v.	amacı yerine getirmek
2	General	fulfill the need v.	ihtiyacı gidermek
3	General	fulfill the obligations v.	yükümlülükleri yerine getirmek
4	General	fulfill one's obligations v.	yükümlülüklerini yerine getirmek
5	General	fulfill the obligation v.	yükümlülüğü yerine getirmek
6	General	fulfill one's obligation v.	yükümlülüğünü yerine getirmek
7	General	fulfill an obligation v.	yükümlülüğü yerine getirmek
8	General	fulfill one's longing v.	hasret gidermek
9	General	fulfill the expectation v.	beklentiye cevap vermek
10	General	fulfill one's promise v.	sözünü tutmak
11	General	fulfill one's promise v.	söz tutmak
12	General	fulfill the religious duties v.	dini vecibeleri yerine getirmek
13	General	fulfill one's longing v.	özlem gidermek
14	General	fulfill one's longing v.	özlem dindirmek
15	General	fulfill the requirement v.	gereksinim karşılamak
16	General	fulfill the need v.	ihtiyaca cevap vermek
17	General	fulfill the requirement v.	gereksinime cevap vermek
18	General	fulfill the responsibility v.	sorumuluğu yerine getirmek
19	General	fulfill the legal obligations v.	yasal zorunlulukları yerine getirmek
20	General	fulfill the condition v.	koşulu sağlamak
21	General	fulfill expectations v.	beklentileri karşılamak
22	General	fulfill expectations v.	beklentilere cevap vermek
23	General	fulfill/meet the demand v.	talebi yerine getirmek
24	General	fulfill one's desires v.	arzularını gidermek
25	General	fulfill an objective v.	hedef gerçekleştirmek
26	General	fulfill the objective v.	hedefi gerçekleştirmek
27	General	not fulfill the commitment v.	taahhüdü yerine getirmemek
28	General	fulfill the wishes of others v.	başkalarının isteklerini yerine getirmek
29	General	fulfill the need v.	ihtiyaç karşılamak
30	General	fulfill the requirement v.	gereklilikleri yerine getirmek
Trade/Economic
31	Trade/Economic	fulfill the position v.	pozisyonu doldurmak
Law
32	Law	fulfill (a decision or decree) v.	icra etmek
Politics
33	Politics	fulfill its responsibilities v.	sorumluluklarını yerine getirmek