enormous

Bedeutungen von dem Begriff "enormous" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 27 Ergebniss(e)

	Kategorie	Englisch	Türkisch
Common Usage
1	Common Usage	enormous adj.	kocaman
Look, there's a whole enormous, glorious, gigantic supermarket up here. Bakın, burada kocaman, görkemli, devasa bir süpermarket var. More Sentences
2	Common Usage	enormous adj.	muazzam
We've received an enormous amount of donations. Muazzam miktarda bağış almış bulunuyoruz. More Sentences
General
3	General	enormous adj.	devasa
An enormous gas pipeline project from the Arctic Ocean, via the Baltic Sea, to Central Europe is already being planned. Arktik Okyanusu'ndan Baltık Denizi üzerinden Orta Avrupa'ya uzanan devasa bir doğalgaz boru hattı projesi planlanıyor. More Sentences
4	General	enormous adj.	muazzam
Any economic activity we perform has to overcome the enormous obstacle of distance. Gerçekleştirdiğimiz her türlü ekonomik faaliyet, mesafe gibi muazzam bir engeli aşmak zorundadır. More Sentences
5	General	enormous adj.	çok büyük
Yes, of course this company is of enormous importance on our continent. Evet, elbette bu şirket kıtamızda çok büyük bir öneme sahip. More Sentences
6	General	enormous adj.	iri
An elephant is an enormous animal. Filler iri bir hayvandır. More Sentences
7	General	enormous adj.	devasa
We are all familiar with the enormous problems that we face. Karşı karşıya olduğumuz devasa sorunları hepimiz biliyoruz. More Sentences
Technical
8	Technical	enormous adj.	büyük
I have enormous respect for all Members. Tüm Üyelere büyük saygı duyuyorum. More Sentences
General
9	General	enormous adj.	azman
10	General	enormous adj.	hayvani
11	General	enormous adj.	fil gibi
12	General	enormous adj.	koskocaman
13	General	enormous adj.	hudutsuz
14	General	enormous adj.	koca
15	General	enormous adj.	dağlar kadar
16	General	enormous adj.	koskoca
17	General	enormous adj.	dağ gibi
18	General	enormous adj.	hayvan gibi
19	General	enormous adj.	çok geniş
20	General	enormous adj.	büyük ölçüye ilişkin
21	General	enormous adj.	meret
22	General	enormous adj.	müthiş
23	General	enormous adj.	dev gibi
Technical
24	Technical	enormous adj.	çok iri
25	Technical	enormous adj.	müthiş
Archaic
26	Archaic	enormous adj.	kötü
27	Archaic	enormous adj.	iğrenç

Bedeutungen, die der Begriff "enormous" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 13 Ergebniss(e)

	Kategorie	Englisch	Türkisch
General
1	General	enormous problem n.	büyük sorun
This has created enormous problems in our decision-making and reporting back to Parliament. Bu durum karar alma ve Parlamento'ya raporlama süreçlerimizde büyük sorunlar yaratmaktadır. More Sentences
2	General	enormous danger n.	büyük tehlike
3	General	enormous contribution n.	büyük katkı
4	General	enormous pleasure n.	büyük zevk
5	General	enormous influence n.	büyük etki
6	General	enormous increase n.	aşırı yükseliş
7	General	enormous increase n.	aşırı yükselme
8	General	enormous effort n.	üstün gayret
9	General	enormous confidence n.	sonsuz güven
10	General	enormous success n.	büyük başarı
11	General	enormous significance n.	büyük önem
Speaking
12	Speaking	she/he exerts enormous power expr.	büyük bir güç sergiliyor
13	Speaking	we have made enormous strides expr.	önemli gelişmeler kaydettik