Türkisch | Englisch | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | düzenlenme | organisation n. | ||
Our main concern is the organisation of free and democratic elections. Temel kaygımız özgür ve demokratik seçimlerin düzenlenmesidir. More Sentences |
||||
General | düzenlenme | regulation n. | ||
The common position provides a very good framework for the regulation of food supplements in the European Union. Ortak tutum, Avrupa Birliği'nde gıda takviyelerinin düzenlenmesi için çok iyi bir çerçeve sunmaktadır. More Sentences |
||||
General | düzenlenme | layout n. | ||
He liked the new layout of the magazine. Derginin yeni düzenlenmesini beğendi. More Sentences |
||||
General | düzenlenme | organization n. | ||
General | düzenlenme | adjustment n. | ||
General | düzenlenme | concertion n. |